Genel - Esalco Lojistik - Page 6

kombine-tasimacilik-1200x800.jpg

Küreselleşme ile küresel ticaret ağı genişlemiş, küresel pazarlara birçok farklı bölgeden mal tedariki sağlanmaya başlamıştır. Günümüzde gelişen ulaşım olanakları ile küresel pazarlara ulaşım kolaylaşmış, bu pazarlara mal sevkiyatı yapmak isteyen firmaların lojistik ihtiyacını karşılayan çözümler ortaya çıkmıştır. Ticaretin tüm dünya genelinde yapılmasıyla birlikte taşımacılık sektörüne yönelik ilgi de artmıştır. Firmaların mal ve yüklerini en az maliyet ile en güvenilir biçimde taşımaları için son derece elverişli olan bir yöntem olan kombine taşımacılık, son yıllarda en çok tercih edilen taşımacılık türlerinden biri haline gelmiştir.

Kombine Taşımacılık Nedir?

Geleneksel taşımacılık yöntemleri genel olarak üç farklı şekilde gerçekleşir. Karayolu, denizyolu ya da hava yolu ile sağlanan klasik taşımacılıktan farklı olarak kombine taşımacılık, çoklu taşıma imkânı sağlayan bir modeldir. Çoklu taşımacılığın birçok üstün yönü bulunmakla beraber, uluslararası malların taşınmasında en çok kullanılan taşımacılık yöntemi olduğu kabul görmektedir. Kombine taşımacılıkta en az iki farklı yol kullanılmaktadır. Bu yollar karayolu, denizyolu, havayolu ya da demir yolu olabilir.

Kombine Taşımacılık Avantajları Nelerdir?

Kombine Taşımacılık

Kombine taşımacılık sayesinde birçok avantaj elde etmek mümkündür. Bu avantajlardan hem sevkiyatı gerçekleşecek malların ticaretini yapacak olan firma hem de malların alımını gerçekleştiren firma faydalanır. Kombine taşımacılığın en çok avantaj sağladığı alan ekonomik alan olsa da bu taşımacılık sayesinde süreçler hızlı ve pratik bir biçimde çözüldüğü için başka konularda da avantaj elde edilir.

Kombine taşımacılık ile ağırlıkça yüksek olan mal ve yükler taşınabilir. Kombine taşımacılık sayesinde öncelikle ekonomik yönden avantaj elde edilmektedir. Lojistik maliyetlerinin düşürülmesinde etkili bir yöntem olan bu taşımacılık türü birden fazla yol kullanılarak sağlandığı için hızlı bir şekilde gerçekleşmektedir. Taşınacak olan mal ve yüklerin cinsine, ağırlığına, hacmine ve türüne bakılarak en uygun taşıma yolu seçilir. Kombine taşımacılık ismini birden farklı model barındıran taşımacılık kombinelerinden almaktadır. Mal ve yüklerin özellikleri belirlendikten sonra bu kombineler arasından en uygun olanı seçilerek taşıma işleminin ilk aşaması tamamlanır.

Kombine taşımacılık sayesinde (karayolu kullanılacak ise), köprü ve benzeri yerlerden alınan ek geçiş ücretleri ve çeşitli masraflar ortadan kalkmış olur. Denizyolu ya da demiryolu kullanılacaksa da güvenli donanımlar sayesinde mal ve yüklerin zarar görmeden taşınması sağlanır. Kombine taşımacılık, taşımacılığın tüm süreçlerinde maliyeti azaltacak önlemler ile planlandığı için tedarikçi firmanın maliyet oranını ciddi derecede düşürür.

Tek modlu taşımacılık yöntemlerinin sağladığı avantajlara ek birçok farklı avantaj sunan kombine taşımacılık yapılırken işinin ehli bir firma ile çalışmak tüm işlemlerin sorunsuz ve planlandığı gibi tamamlanmasına katkı sağlar. Kombine taşımacılıkta sıklıkla kullanılan bazı kombineler aşağıdaki gibidir:

  • Deniz yolu- kara yolu ikilisi birlikte kullanılıyor ise mal ve yüklerin aktarımının yapıldığı limanlardaki gemilere Roll On Roll Of gemiler adı verilmektedir.
  • Demir yolu-kara yolu kullanılıyor ise aktarım istasyonlardan yapılır ve bu aktarımın gerçekleştiği istasyonlarda yapılan taşımacılığa Rollende Landstrasse adı verilmektedir.
  • Türkiye’nin bir bölgesinden bir Avrupa ülkesine gönderilecek olan mallar tır ile taşınacaksa karayolu ve denizyolu ikilisi kullanılabilir. Karayolu ile ilgili limana giden mallar, tekerlekli rampa gibi yardımcı ekipmanlar ile gemilere taşınır ve taşıma işlemenin denizyolu kısmına geçilmiş olur. İstenilen bölgedeki limana ulaşan mallar benzer yardımcı ekipmanlar ile gemiden alınarak alıcı firmaya teslim edilir.

 

Kombine Taşımacılık Türleri Nelerdir?

Kombine taşımacılık türleri iki alt grup altında incelenebilir. Bu gruplardan ilki intermodal taşımacılık olurken diğeri ise multimodal taşımacılıktır. Bu iki taşımacılık türünün benzer özellikleri olduğu gibi farklı isimler ile anılmalarını sağlayan farklı birçok özelliği de mevcuttur.

İntermodal Taşımacılık Nedir?

İntermodal taşımacılığın en belirgin özelliği konteyner kullanımı ile gerçekleşiyor olmasıdır. Bu kombine taşımacılık türünde aktarımı sağlanacak olan mal ve yükler bulundukları yerden çıkarılmadan konteynerlar aracılığı ile taşınır. Konteynerlar ile aktarma süreçlerinde vinç gibi büyük ekipman çeşitleri ya da rampa tarzı yardımcı ekipmanlar kullanılabilir. Taşınacak olan mal ve yükler ağırlık olarak yüksek bir değere sahipse vinçler, düşük bir değere sahip ise diğer yardımcı ekipmanlar kullanılmaktadır. Bu taşımacılık türünde yüklerin konteynerlardan çıkarılmadan taşınması malların sayısında herhangi bir azalma olmasına neden olmaz. Bu durum maliyet düşürücü bir faktör olarak görülebilir. İntermodal taşıma yapabilmek için gerekli olan bazı sözleşmeler mevcuttur. Lojistik firmasının bu sözleşmeleri usulüne uygun bir şekilde ayarlaması halinde nakliyat hızlı bir biçimde gerçekleşir ve zamandan tasarruf sağlanır. İntermodal taşımacılık aşamalarında süreçlerin hepsinden birden fazla taşıyıcı sorumlu olmaktadır. İntermodal taşımacılık kombinesi denizyolu ve karayolu olarak belirlenmiştir.

 

Multimodal Taşımacılık Nedir?

Yük alanında, çok modlu taşımacılık olarak da bilinen multimodal taşımacılık, malları nihai varış yerlerine taşımak için çeşitli taşıma araçlarının kullanılması olarak tanımlanır. Bunlar kara veya deniz yolu olabilir. Amaç, nakliye maliyetlerini ve teslimat sürelerini azaltmaktır. Bu taşımacılık, kısa veya uzun mesafelerde nakliye için titiz ve dikkatlice düşünülmüş bir lojistik gerektirir. Multimodal taşımacılık ilkesi yerel ölçekte de geçerli olabilir. Bununla birlikte, bu taşıma konseptinin tüm amacı, dünya çapındaki çeşitli kaynaklardan en iyi şekilde yararlanmaktır. Bu lojistik türünü tercih etmek, gelecek vaat eden yeni pazarlara ulaşma arzusunu motive edebilir. Multimodal taşımacılık, intermodal taşımacılıkla karıştırılmamalıdır. İkisinin de benzer özellikleri ve temelde benzer mantık çalışan sistemleri olsa da farklılıkları mevcuttur. Multimodal taşıma türünde de birden fazla taşıma aracı ve yöntemi kullanılmaktadır. Bu taşımacılık türünü intermodal taşımacılıktan ayıran en büyük fark taşıma sözleşmesi sayısıdır. İntermodal taşımacılıkta birden fazla sözleşmeye ihtiyaç duyulurken multimodal taşımacılık işlemlerinin tamamı tek bir sözleşme ile tamamlanabilir. Ayrıca bu taşımacılıkta intermodal taşımacılığın aksine, tüm taşımacılık süreçlerinden tek bir taraf sorumlu olmaktadır. İntermodal taşımacılıktaki sınırlı (karayolu- denizyolu) kombinenin aksine multimodal taşımacılık farklı farklı kombineler ile sağlanabilir. Bu kombinelerin belirlenmesinde maliyeti düşürmek, hızlı ve etkili bir nakliyat süreci gerçekleştirmek ve malların zarar görmesini engellemek gibi hususlara dikkat edilmektedir.

Kombine taşımacılık seçenekleri arasında herhangi bir tercih yapılırken önem verilmesi gereken bazı noktalar vardır. Uygun yöntemin seçilmesi taşıma süreçlerinde herhangi bir problem yaşanmasını engeller. Öncelikle nakliyatı gerçekleşecek olan mal ya da yüklerin özelliklerine hâkim olmak gerekmektedir. Kimi mallar soğuk ve sıcak havalardan ya da genel olarak hava koşullarından etkilenebilir. Bu nedenle bu malların nasıl paketleneceği, nasıl korunacağı ve ne kadar süre nakliyatta kalacağının belirlenmesi elzemdir. Malların korunması için gerekli olan adım tamamlandıktan sonra hangi yolların kullanılacağının belirlenmesine sıra gelir. Denizyolu, demiryolu, karayolu ya da demiryolu seçenekleri arasından oluşturulacak kombinelerde dikkat edilmesi gereken ilk nokta malların bu yollarda taşınması için gerekli olan belgeleri tamamlamaktır. Bu süreçlerin doğru bir şekilde tamamlanması için sektörde seçkin bir yere sahip olan bir lojistik firması ile çalışmak doğru olacaktır. Siz de Esalco Lojistik aracılığı ile mal ve yüklerinize en uygun olan kombine taşımacılık türünü belirleyebilir, alanında uzman kadrosu ile tüm taşıma süreçlerinin eksiksiz ve hızlı bir şekilde gerçekleşmesini sağlayabilirsiniz.

 

İlginizi Çekebilir: INTERMODAL VE MULTIMODAL TAŞIMACILIK ARASINDAKİ FARKLAR


Karayolu-Tasimaciligi-belgeleri--1200x757.jpg

Karayolu taşımacılığı, taşımacılık sektöründe en sık tercih edilen taşımacılık türlerinden biridir. Yaygın bir şekilde kullanılan bu taşımacılık türü dünya genelinde kullanılmaktadır. Hem yerel taşımacılıkta hem de uluslararası taşımacılıkta kullanılan karayolu taşımacılığı ile birçok mal ve yük çeşidi taşınabilir. Günümüzdeki teknolojik gelişmeler ile karayolu taşımacılık araçlarının özellikleri gelişmiş, olup daha çeşitli mal ve yüklerin taşınması olanaklı kılınmıştır. Ulaşım yollarının gelişmesi de karayolu taşımacılığını hızlı ve etkili bir çözüm sunan taşımacılık türü haline getirmiştir. Şehirleri ve ülkeleri birbirine bağlayan kısa yollar ile karayolu taşımacılığı her geçen gün gelişmeye devam etmektedir.

 

Karayolu Taşımacılığı Nedir?

Karayolu taşımacılığı en basit tabiri ile ticari mal ve yüklerin karayolu aracılığı ile bir noktadan başka bir noktaya taşınmasını ifade eder. Bu taşımacılık türünde kullanılan birçok farklı taşıma aracı bulunmaktadır. Bunların belirlenmesinde sevkiyatı gerçekleştirilecek olan mal ve yüklerin cinsi, ağırlığı ve formları dikkate alınır. En yaygın kullanılan taşıma araçları kamyonetler, kamyonlar, tırlar olmaktadır. Taşıma aşamalarında kullanılan yardımcı ekipman çeşitleri de bu taşımacılık türünü kolaylaştırmaya yarayan ekipmanlardır. Özellikle mal ve yüklerin taşıma araçlarına aktarılması konusunda destek sunan yardımcı ekipmanların taşıma firmasında eksiksiz biçimde bulunması ve taşıma süreçlerine dâhil edilmesi, işin profesyonelce yapılmasını sağlar. Karayolu taşımacılığı dünya genelinde en sık tercih edilen taşımacılık türü olduğu için karayolu taşımacılığı ağı son derece gelişmiştir. Uzun yol ya da kısa yol fark etmeksizin gerçekleştirilecek olan tüm taşımalarda her bölgeye rahat bir ulaşım imkânı vardır. Karayolu taşımacılığı birçok taşımacılık türüne göre daha az maliyetlidir. Tüm bu nedenler ile en çok tercih edilen taşımacılık türü olan karayolu taşımacılığı yapılırken dikkat edilmesi gereken bazı noktalar ve taşımacılık esnasında ihtiyaç duyulan bazı belge ve sözleşmeler vardır.

 

Karayolu Taşımacılığında Kullanılan Belgelerin Önemi

Karayolu Taşımacılığı Belgesi

 

Tüm dünya genelinde mal ve yüklerin sevkiyatının sağlanmasında etkili olan karayolu taşımacılığının sorunsuz bir şekilde tamamlanması için standartlarca belirlenmiş olan belge ve evrakların temin edilmesi gerekmektedir. Bu belgeler genel olarak karayolu taşımacılığında kullanılan belgeler olarak adlandırılır. Bu belgeler ulusal ve uluslararası normlarla belirlenmiş olan standartlara uymak zorundadır. Belgelerin tamamlanması ve prosedürlere uygun olduğunun kontrollerinin yapılması; ticaret yapan, mallarını bir noktadan başka bir noktaya taşımak isteyenlerin en dikkat etmesi gereken konuların başında gelmektedir. Eksik ya da prosedürlere uymayan belgeler, karayolu taşımacılığının aksamasına ve belgeler gerekli zamanda tamamlanmaz ise tamamen durmasına neden olabilir. Bu nedenle karayolu taşımacılığı için alanında uzman, sektörde belirli bir yer edinmiş, uzman kadro ile çalışan bir lojistik firması ile çalışmak gereklidir. Karayolu taşımacılığın sorunsuz ve hızlı bir şekilde gerçekleşmesi için gerekli olan belgeler çalışılacak firma sayesinde tamamlanır ve taşımacılığın tam zamanında, problemsiz bir biçimde yapılması sağlanır.

 

Karayolu Taşımacılığı Belgeleri Nelerdir?

 

  • CMR Belgesi: Karayolu taşımacılığında kullanılan belgelerden ilki CMR belgesidir. Bu belge tüm dünya genelinde kullanılan bir uluslararası belgedir. Belgenin standartları belirlenirken elli altı ülkenin katıldığı bir anlaşma ile standartlar belirlenmiştir. CMR’nin açılımı, Convention Marchadises Routiers olup Fransızca Karayolu Eşya Sözleşmesi anlamına gelmektedir.  CMR belgesi, genel olarak uluslararası mal sevkiyatında tarafların yükümlülüklerini belirlemede kullanılan esasların yer aldığı bir sevkiyat belgesidir. Karayolu taşımacılığı belgeleri arasında bulunan bu belgenin içinde karayolu taşımacılığını gerçekleştirecek olan firmanın mal ve yükleri aldığına dair bölümler, tedarikçi ve ihracatçının arasında yapılan sözleşmenin hükümleri ve sigortalar bulunmaktadır. CMR belgesinde; belgenin yürürlüğe girdiği zaman ve yerin adresi, mal ve yükleri gönderenin bilgileri, taşıyıcı firmanın bilgileri, mal ve yükleri teslim alacak olan kişi ya da kurumların adları ve onlara dair belgeler, mal ve yüklerin paketlenme biçimlerinin belirtildiği maddeler, mal ve yüklerin cinsi, ağırlığı, türü, gümrüklendirme esnasında ortaya çıkan maliyet ve masraflar gibi bilgiler bulunur. CMR belgesinin kim tarafından düzenleneceğine dair kesin bir hüküm bulunmaz. Ancak yaygın olarak CMR belgesini düzenleyen taraf taşıma firması olmaktadır. Belge düzenlendikten sonra üç kopyası çıkarılır. Bir kopya taşıma firmasında, bir kopya malı gönderen kurumda, bir kopya da malın teslim alacak olan kişi ya da firmaya gönderilir. Bu işlemleri de lojistik firmasının kendisi yapar.

 

  • FIATA Tesellüm Belgesi Çeşitleri: FIATA tesellüm belgeleri nakliyeci makbuzu alabilmek için gerekli olan karayolu taşımacılığı belgeleri arasındadır. FIATA’nın açılımı International Federation of Freight Forwarders Associations olup Uluslararası Taşıma İşleri Organizatörleri Dernekleri Federasyonu anlamına gelmektedir. Bu belgenin alınması için nakliyat firmasının bu federasyona üye olması gerekmektedir. Üç tip FIATA tesellüm belgesi vardır. FIATA FCT, nakliyecilere verilen taşıma belgesi, FIATA FCR, nakliyecinin mala zarar vermeden teslim ettiğini gösteren belge, FIATA FBL ise taşınacak olan mal ve yüklerin mülki konumlarını temsil eden önemli bir karayolu taşımacılığı belgesidir.

 

  • Nakliyeci Makbuzu: Karayolu taşımacılığında kullanılan bir diğer belge nakliyeci makbuzudur. Bu belge adından da anlaşılacağı üzere nakliyecinin mal ve yükleri teslim aldığına dair bir ispatın olması adına düzenlenir. Bu belgeyi alan nakliyeciler mal ve yüklerin taşınması işlemini gerçekleştirebilir.

 

  • Paket Postası Makbuzu: Karayolu taşımacılığında posta kullanılacaksa paket postası makbuzu almak zorunludur. Bu belge posta idaresi tarafından düzenlenen bir belgedir. Özellikle kıymetli evrakların taşımacılığı yapılacaksa bu belge olmadan malların teslim edilmesi söz konusu olamaz.

 

  • TIR Karnesi: Tırlar karayolu taşımacılığında özellikle ağırlıkça yüksek ve hacimce büyük malların taşınmasında kullanılan taşıma araçlarıdır. Özellikle kitlesel malların taşınmasında kullanılan bu araçların karayolu taşımacılığını gerçekleştirmesi için ihtiyaç duyduğu belgeye tır karnesi adı verilmektedir. Tır karnesinin içerisinde tırın mal yüklenmeden önceki boş ağırlığına ve mal yüklendikten sonraki dolu ağırlığına dair bilgiler yer alır. Bunun dışında tırın plaka numarası ve kayıtlı olduğu lojistik firması da belgede yer alan diğer maddelerdendir. Bu belgeye sahip olmayan tırların uluslararası ticaret yapmaları durumunda gümrükten çıkmaları olanaksız hale gelir. Tır karnesi ülkemizde Ticaret ve Sanayii Odaları tarafından verilen bir belgedir. Toplamda yaklaşık olarak on dört sayfa olan bu belgenin kopyaları ülkelere giriş ve çıkışta kullanılmak üzere çoğaltılmalıdır.

Karayolu taşımacılığının sorunsuz ve tam zamanında gerçekleşmesi için yukarıda bahsi geçen karayolu taşıma belgelerinin eksiksiz ve usulüne uygun bir biçimde hazırlanması gerekmektedir. Bu belgelerin eksik ya da yanlış bir şekilde düzenlemesi karayolu taşımacılığının zamanında yapılmasını engellemekte ve bu sebeple oluşacak zararlar yüzünden maliyette bir artış söz konusu olmaktadır. Bazı mal ve yüklerin tam zamanında teslim alacak olan firmaya ulaşması elzemdir. Değerli olan mal ve yüklerin zamanında taşınması gerekli olduğu gibi herhangi bir zarara uğramadan eksiksiz bir biçimde taşınması da son derece önemlidir. Bu gibi sorunların yaşanmaması için sektörde öncü ve deneyimli bir lojistik firması ile çalışmak gerekir. Belgelerin hazırlanması için uzman kişilerce çalışan Esalco Lojistik ile tüm mal ve yüklerinizi güvenle teslim edilmesi gereken noktaya ulaştırabilirsiniz. İster ülke içi kısa mesafelerde ister uluslararası taşıma işlemlerinde, Esalco Lojistik ile herhangi bir problem yaşamadan, gümrüğe takılmadan, hızlı ve pratik bir biçimde karayolu taşımacılığı hizmetinden faydalanabilirsiniz.

 

İlginizi Çekebilir: Navlun Nedir Ve Nasıl Hesaplanır


karayolu-tasimaciligi.jpg

Karayolu taşımacılığı en sık kullanılan taşımacılık türlerindendir. Bu taşımacılık türü geçmişten günümüze en çok tercih edilen taşımacılık türü olmuştur. Özellikle kısa mesafeli sevkiyatlarda tercih edilen bu taşımacılık türü gerekli araçlar sağlandığı takdirde rahat ve konforlu bir biçimde gerçekleşir. Karayolu taşımacılığı ile taşınan mallar teslimat yöntemlerine bağlı kalınarak güvenle alıcıya ulaştırılır.

Karayolu taşımacılığı tercih edilecekse lojistik hizmeti veren firmalar özenle seçilmelidir. Seçilen lojistik firması yüklerin taşınacağı araçlara dikkatlice karar vermelidir.  Yük tipi ve yükün ağırlığına bağlı kalarak uygun araçlar tercih edilmelidir. Aracı kullanan kişi taşıma süresince trafik kurallarına uymalı ve uygun hızda aracı kullanmalıdır. Lojistik sektöründe hizmet veren sürücünün mutlaka uygun ehliyet sahibi olması gerekmektedir.

Alanında öncü hizmetler sunan Esalco Lojistik;  tecrübeli kadrosu, uygun araçları ve sunduğu taşıma sistemleri ile tüm sevkiyat süreci boyunca en büyük destekçinizdir.

 

KaraYolu Taşımacılığında Kullanılan Taşıtlar Nelerdir?

Karayolu taşımacılığında sevkiyat süreçleri planlanırken taşımada kullanılacak olan araçların belirlenmesinde bazı hususlara dikkat edilmelidir. Öncelikle sevkiyatı gerçekleşecek olan yükün özellikleri belirlenir. Yükün ağırlığı, cinsi ve taşınacak parça sayısı taşıma yapacak aracın belirlenmesinde etkilidir. Karayolu taşımacılığı sisteminde tercih edilen farklı araçlar vardır. Karayolu taşımacılığında en sık tercih edilen araçlardan bazıları şunlardır:

 

karayolu taşımacılığı

  • Kamyon: Kamyonlar kamyonetlerden daha büyük olan motorlu taşıtlar olarak bilinir. Bu araçlarda sevkiyatı gerçekleşecek olan malların ağırlığı genel olarak 3.500 kilogramdan fazladır. Kamyonlar türlerine göre farklı isimler ile adlandırılır. Bunlar; damperli kamyon, açık kasa kamyon, kapalı kasa kamyon, çekici kamyon, inşaat kamyonları olarak adlandırılabilir. Bu kamyon türlerinin seçimi taşınacak olan yükün cinsine ve ağırlığına bağlı olacak şekilde belirlenir. Açık kasa kamyonlar açıkta taşınması sorun olmayan malların taşınmasında, kapalı kasa kamyonlar yağmur, kar, dolu ve benzeri hava olaylarından etkilenmemesi gereken malların taşınmasında, inşaat kamyonları inşaat malzemelerinin taşınmasında, çekici kamyonlar ise genel olarak farklı taşıtların çekilmesinde ve taşınmasında kullanılan taşıt çeşitleridir. Karayolu taşımacılığında kullanılan kamyonların büyük versiyonları tırlardır. Tırlar ağırlık açısından fazla olan kargoların taşınmasında sıkça kullanılan karayolu taşıma araçlarındandır. Tır ismi Transports Internationaux Routiers kelime grubundan türetilmiştir. Bu kelime grubunun anlamı uluslararası karayolu taşımacılığıdır.

 

Kamyonet

  • Kamyonet: Kamyonetler karayolu taşımacılığında en çok kullanılan araç tiplerindendir. Bu araçların kullanımı için gerekli olan maksimum yük 3.500 kilogramdır. Bu araçlar genel olarak kısa mesafelerde yapılacak olan nakliyat işlerinde kullanılır.

Treyler

  • Treyler: Treylerlerin dorse ve römork isimleri ile de bilinen taşıma araçlarıdır. Treylerlerin kullanım alanları son derece geniştir. Her türlü yükün sevkiyatında kullanılan bu taşıtlar farklı kullanım amaçlarına uygun biçimde de kullanılabilir. Treylerlar çeşitlerine göre farklı isimlerle adlandırılır. Bunlar; açık dorse, kapalı dorse, Jumbo dorse, düz dorse olabilir.

Konteyner

  • Konteyner: Konteynerlar, doğrudan ürünlerin taşınmasında kullanılmaz ancak sevkiyatı yapılacak olan ürünlerin taşınması ve yerleştirilmesi için kullanılan yüksek koruma özelliklerine sahip yardımcı taşıtlardır. Malların güvenli bir şekilde muhafaza edilmesi için konteyner kullanımı son derece önemlidir. Karayolu taşımacılığında en sık kullanılan konteyner çeşitleri, 20 feet ve 40 feet olanlardır. Bunlar dışında özellikle yük gemilerinde kullanılan İngilizce büyük küp anlamına gelen high – cube konteyner platformları da mevcuttur.

 

KaraYolu Taşımacılığı Esnasında Kullanılan Yardımcı Ekipmanlar

Uluslararası karayolu taşımacılığı yapılırken sevkiyatın sağlanacağı araçlar kadar sevkiyata yardımcı olan ekipmanlar da oldukça önemlidir. Kullanılacak ekipmanların doğru bir şekilde seçilmesi ve kullanım amaçlarına uygun olarak kullanılması ile birlikte sevkiyat işlemi kolay ve pratik bir biçimde tamamlanacaktır. Karayolu taşımacılığında en sık tercih edilen yardımcı ekipman çeşitleri aşağıdaki şekildedir:

 

Transpalet

  • Transpaletler: Aynı ülke içerisindeki farklı illere ya da kısa mesafelere yapılan sevkiyat işlemleri sırasında sıklıkla kullanılan transpaletler ile karayolu taşımacılığının elleçlenme aşaması tamamlanır. Transpaletler genel itibari ile iki çatallı bir yapıya sahip olup yüklerin yerleştirilmesinde kullanılır. En çok düz zeminlerde kullanılan bu yardımcı ekipman çeşitleri, karayolu sevkiyatı ile uğraşan firmaların depolarında çokça bulunur.

 

Rampa

  • Rampalar: Rampalar karayolu taşımacılığının yükleme aşamasında kullanılan bir diğer yardımcı ekipman çeşididir. Rampalar aracılığı ile hızlı bir şekilde tamamlanan yükleme ve boşaltma aşamalarında malların zarar görmesinin önüne de geçilmiş olur.

 

Vinç

  • Vinçler: Vinçler karayolu taşımacılığının yükleme ve boşaltma aşamalarında kullanılan diğer yardımcı ekipmanlardandır. Özellikle büyük boyuta sahip olan eşyaların yüklenmesinde insan gücünden faydalanmak olanaksızdır. Bu gibi yüklerin taşınmasında vinç kullanımı gereklidir.

 

Forklift

  • Forkliftler: Forklift çeşitleri de transpalet çeşitleri gibi çatallı bir yapıya sahiptir. Genel olarak 1 – 90 ton arası yük taşıyabilen forkliftler aracılığı ile yükleme, yer değiştirme ve istifleme gibi işlemler kolaylıkla gerçekleştirilir.

 

İlginizi Çekebilir: Karayolu Taşımacılığı Ve Sunduğu Faydalar


multimodal-tasimacilik-1200x674-1-1.jpg
Multimodal taşımacılık sistemi lojistik sektöründe tercih edilen avantajlı lojistik türlerinden biridir. Bu sistemde farklı taşıma ünitelerine yer verilebilir. Bu yöntem son dönemlerde çok sık tercih edilmektedir. Konteyner kullanımının yaygınlaşması bu sistemin popüler olmasında etkili olmuştur. Kullanılan konteyner taşımacılık standartlarına uygun olarak üretilmiştir.

 

Multimodal Taşımacılık Nedir?

Multimodal

Multimodal taşımacılık esnasında konteyner kullanılması ayrıca malların her taşımacılık aşamasında yeniden yüklenmesinin önüne geçilmesini sağlar. Özellikle gemi yolu ile sağlanan taşımacılıklarda büyük avantaj sağlayan bu sistem ile güvenli bir sevkiyat süreci gerçekleştirilebilir. Ürünlerin konteynırlara depolanması sayesinde tekrar ürünlerin
taşınmasını gerektirmediği için zamandan ve insan gücünden tasarruf sağlanır. Böylece uluslararası liman ya da yerel limanlarda bekleme süresi düşürülmüş olur. Tüm bu etkiler multimodal taşımacılığın gelişimini sağlamış, onu en çok tercih edilen taşımacılık türlerinden biri yapmıştır.

 

Neden Multimodal Taşımacılık?  

Birçok küresel firma, mallarının taşınmasında multimodal taşımacılığı tercih etmektedir. Multimodal taşımacılık sayesinde çevreye verilen zarar azaldığı için bu taşımacılık türü çevre dostu olarak da bilinmektedir. En gelişmiş taşımacılık türlerinden olan multimodal taşımacılığın tüm aşamalarında en güvenli ekipmanlar tercih edilmelidir. Bu taşımacılık sistemi karayolu, demiryolu, denizyolu ve havayolu için uygundur. Taşımacılıkta en sık karşılaşılan sorunlarından biri, taşınacak olan malın taşınma işleminin farklı aşamalarında farklı araçlara ihtiyaç duymasıdır. Bu nedenle baştan sona aynı taşınma işleminin gerçekleşmesi mallara zarar verebilir. Multimodal taşımacılık bu ve buna benzer problemleri ortadan kaldırmaktadır. Multimodal taşımacılık sisteminde iki farklı taşımacılık yönteminden faydalanılır. İhtiyaç halinde yöntem sayısı artmaktadır.
Multimodal taşımacılık sisteminin ilk adımında kargolanacak ürünler konteynırlara yerleştirilir. Bu konteynırlar gemilere yüklenir ve konteyner gemiler ile belirlenen noktalara
geldikten sonra vagonlara yüklenir. Ardından demiryolu taşımacılığı aşamasına geçilir. Vagonlara yüklenen mallar genel olarak demiryolu yolculuğu sonlandıktan sonra gönderilmesi gereken adrese teslim edilir.

 

Multimodal Taşımacılığı Diğer Taşımacılık Türlerinden Ayıran Özellikler Nelerdir?

Multimodal taşımacılık, lojistik sektöründe tercih edilen diğer taşımacılık türlerinden farklı özelliklere sahiptir. Multimodal taşımacılık taşıma esnasında en sıkıntı yaratan konulardan biri olan sözleşmelerin sayısını en aza indirmektedir. Diğer taşımacılık sistemlerinde her bir taşıma yöntemi için yeni bir sözleşmeye ihtiyaç duyulur. Ancak multimodal taşımacılık sisteminde tüm işlemler için tek bir sözleşme ile yeterlidir. Multimodal taşımanın sözleşme konusunda böyle bir kolaylık sağlaması onu en çok tercih edilen taşımacılık türlerinden biri haline getirmektedir. Bu sistem için hazırlanan sözleşme kapsayıcı nitelikte ve tüm taşıma süreçlerinin belirtildiği bir sözleşme türüdür. Bu sözleşme ile tüm taraflar güvence altına alınmış olur.
Farklı taşımacılık türlerinde taşıma işleminin her aşamasında farklı bir taşımacı devreye girer. Bu da taşıma işleminin kontrol edilmesini kolaylaştırır ve taşımanın kaliteli bir biçimde tek elden yönetilmesini sağlar. Multimodal taşımacılıkta birden fazla taşıma işlemi gerçekleşiyor olması bazı kimselerin sürecin karmaşık olduğunu düşünmesine yol açabilir. Taşınacak olan malların nasıl taşınacağına dair belirli kombinasyonlar vardır. Taşıma yerleri ve mal türlerine göre bu kombinasyonlardan biri seçilerek taşıma yönetilir. Bu sayede sevkiyat işlemi güvenli ve sorunsuz bir biçimde tamamlanmış olur.

 

Multimodal Taşımanın Avantajları Nelerdir?

Multimodal taşımacılık türü genel hatları itibari ile zamandan ve maliyetten tasarruf edilmesini sağlar. Multimodal taşımacılığın en popüler taşımacılık türlerinden biri haline gelmesini sağlayan avantajları aşağıdaki şekilde sıralanabilir:

  • Multimodal taşımacılık esnasında uygulanan tüm yöntemler önceden hazırlanan kombinasyonlar ile gerçekleşir. Kombinasyonların önceden belirlenmesi yönetim ve kontrollerin hızlı bir şekilde gerçekleşmesini sağlar. Önceden planlı bir şekilde hareket etmek oluşabilecek risklere karşı önlem almayı da kolaylaştırır. Multimodal taşıma ile malların yüklenmesi ve sevkiyatı için boşaltılması için gerekli olan süreden konteyner kullanımı ile tasarruf edilir. Sevkiyat işleminin kısa sürmesi maliyet oranını da düşürmektedir.
  • Multimodal taşıma sürecinde tüm taşıma süreçlerinin takibi kolayca sağlanır.
  • Multimodal taşımacılıkta belirli kombinasyonlar kullanılması taşıma süreçlerinin ortalama sürelerinin belirlenmesini de sağlar. Her bir kombinasyonun sabit bir taşıma süresi vardır. Zamanın belirli olması hem sevkiyat firmasına hem de sevkiyatı alacak olan firmaya büyük avantajlar sağlamaktadır. İşlerin planlı ve sistematik bir biçimde ilerlemesi taşımacılık firmalarının müşteri güveni kazanması konusunda da etkili olmaktadır.
  • Multimodal taşımacılık en çevre dostu taşımacılık türlerinden biridir. Ekolojik yollar ile gerçekleşen bu yöntem ile karbon salınım seviyesi minimum oranda tutulmaktadır. Ekolojik bir yöntemle yapılan multimodal taşımacılık sayesinde karbon salınımı yüzde yetmiş beş oranında azaltılmış olur
  • Multimodal taşımacılıkta karayolu kullanımı son derece azdır.

 

Multimodal Taşımacılığın Tercih Sebepleri

Multimodal taşımacılık yöntemi sayesinde müşteri memnuniyetinin sağlanması son derece kolaydır. Düşük maliyet ile gerçekleşen bu taşımacılık ile sevkiyatı gerçekleştirilen mallar güvenle teslim edilir. Multimodal taşımacılık sadece müşterilere değil taşıma firmasına da birçok kolaylık sağlar. Sözleşme kolaylığı, takip sisteminin gelişmişliği ve yüksek performans ile hem müşteriler hem de taşıma firması memnun olur. Multimodal taşımacılık ile çok sayıda kargonun sevkiyatı sağlanabilir. Konteyner kullanımı ile verimli bir sevkiyat yapılır, zarar ve kazalar önlenmiş olur.

Düşük maliyet sunması bu taşımacılık sisteminin tercih edilmesinin en önemli sebeplerinden biridir. Çoklu taşımacılık sistemi olarak da bilinen multimodal taşımacılık sayesinde kargo sürecinde herhangi bir kayıp durumu yaşanmaz. konteynırlar da depolanan ürünler numaralandırıldığı için ürün sayısındaki azalma hemen fark edilir. Bu sayede mallar farklı taşıma araçlarına yüklenirken oluşacak kayıpların önüne geçilmiş olur. Lojistik sektöründe öne çıkan yöntemleri ile müşteri memnuniyetini ön planda tutan Esalco ile siz de ürünlerinizin sevkiyatını multimodal taşımacılık sistemi ile yapabilir ve Esalco güvencesi ile tüm sevkiyat sürecini kolaylıkla tamamlayabilirsiniz.

 

İlginizi Çekebilir: INTERMODAL VE MULTIMODAL TAŞIMACILIK ARASINDAKİ FARKLAR


capraz-sevkiyat-capraz-sevkiyat-nedir.jpg

Lojistik, ticareti ve üretimi yapılan maddelerin transfer işlemine verilen addır. Bir maddenin lojistiğinin doğru ve verimli bir biçimde yapılması hem mali konular açısından hem de zaman yönetimi açısından son derece önemlidir. Lojistik sürecinin sorunsuz ve akıcı bir şekilde ilerlemesi için farklı yöntemlere başvurulur. Bu yöntemler, transfer işlemi gerçekleşecek maddenin cinsine, transfer yapılacak bölgeye ve transfer için verilen süreye göre belirlenmektedir.

Lojistik sektörü içerisinde en sık tercih edilen sevkiyat çeşitlerinden biri olan çapraz sevkiyat da bu yöntemler arasındadır. Uluslararası dilde “cross docking” olarak adlandırılan bu sevkiyat türü, tüm sevkiyat yöntemleri gibi üreticilerden alınan eşya ve benzeri materyallerin tedarikçilere aktarılmasını hedefler. Çapraz sevkiyat işleminin özelliklerini ve sağladığı avantajları incelemek bu konu hakkında merak edilen soruları yanıtlayacaktır.

Çapraz Sevkiyat Nedir?

Bu sevkiyat türü hakkında detaylı bilgiye sahip olmak için lojistik süreçlerinin genel özelliklerinden haberdar olmak önemlidir. Üretim süreçlerinin ardından ortaya çıkan mallar sıklıkla üretim yapan firmaların depolarında belirli bir süre saklanır. Bu saklama süresi boyunca üretilen mallar gönderilecekleri lokasyonlara ve kategorilerine göre ayrılır. Ayırma işleminin ardından gerçekleşecek olan süreçlerde ve ayırma işlemlerinde üretim sürecinde faydalanılan iş gücüne ek olarak bir iş gücü sağlanması gerekmektedir. Bu işgücünün sağlanması üretici firmanın maliyetlerinde bir artışı meydana getirir.

Üretim emeğine katılmayan işgücü firma tarafından artı bir maliyet olarak görülür ve malın fiyatında bir artış olmasına neden olabilir. Bu maliyet artışını önlemek ve depolama, kategorize etme ve benzeri işlemleri hızlandırmak için çapraz sevkiyat yönteminden faydalanılır. Böylece lojistik süreci hızlandırılır ve maliyet artışı önlenmiş olur.  Çapraz sevkiyat yöntemi ile üretilen mallar depolara yerleştirildikten sonra ambalajlanma ve kategorize etme işlemi gibi zaman kayıplarına gerek kalmaz.

Üretilen mal ve eşyalar stok olarak depoya yerleştirilmeden paketler ile ambalajlanır ve kategorilere ayrılır. Böylece bu mallar, malların ticaretini yapacak firmalara ya da müşterilere direkt olarak gönderilir. Tedarik zincirinin büyük bir bölümünde kullanılan ek iş gücünün ortadan kalkmasını sağlayan bu sevkiyat sayesinde firmaların maliyet oranlarında ciddi bir düşüş görülür. Bu durum hem malın fiyatının düşmesine hem de lojistik işleminin daha hızlı ve sorunsuz bir şekilde ilerlemesine neden olur. Bu sevkiyat ile envanter tutulması, depolama işlemleri, sayım işlemleri ve benzeri birçok işleme gerek kalmadan tedarik zinciri kurulmuş olur. Özellikle büyük ölçekli firmaların tercihi olan bu yöntem başka birçok avantaj sağlamaktadır.

Çapraz Sevkiyat Sırasında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Neler?

Çapraz Sevkiyat Sırasında Dikkatli Bakan Mühendis

Cross docking yönteminin farklı çeşitleri vardır. Bazı malların yapıları gereği çapraz sevkiyat yönteminde uygulanan aşamalardan bazılarının yeri değişebilir. Örneğin gıda maddelerinin lojistiği sağlanıyorsa bu gıda maddelerinin sevkiyatı esnasında gıda maddelerini koruyucu bazı ek işlemler gerekebilir. Dondurulmuş ya da şoklanmış hazır gıdaların sevkiyat esnasında uygulanan işlemler sırasında hava sıcaklığının ayarlanması gibi. Bu gibi farklılıklara rağmen çapraz sevkiyat işlemleri genelde benzer aşamalar ile gerçekleşir.

Sevkiyat işlemleri esnasında dikkat edilmesi gereken bazı hususlar bulunmaktadır. İşlemlerin aksamaması sevkiyatı sağlanacak mallara zarar verilmemesi için dikkat edilmesi gereken ilk husus, üretici firmanın çapraz sevkiyatın gerçekleşeceği yeri net bir şekilde belirlemesidir. Bu yer belirlendikten sonra dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli husus da çapraz sevkiyatı gerçekleştirecek olan sevkiyat operatörünün ayarlanması ve sevkiyat detaylarının operatöre açık ve net bir biçimde aktarılmasıdır. Çapraz sevkiyatın güvence ile zamanında gerçekleşmesi için sevkiyat operatörünün sevkiyattan daha önce ayarlanması tavsiye edilmektedir. Bu temel hususlardan sonra dikkat edilmesi gereken diğer noktalar şunlardır:

  • Çapraz sevkiyat sırasında hem tedarikçi firma gem de alıcı firma detaylı bilgiye sahip olmalıdır. Sevkiyat esnasında yapılan en büyük hatalardan biri sevkiyat sürecinin tedarikçi firmaya bırakılması olmaktadır. Sevkiyat esnasında bir problem yaşanmaması ve sevkiyatın belirtilen zamanda sağlanması için hem tedarikçi hem de alıcı firma sevkiyat sürecinde aktif rol oynamalıdır.
  • Sevkiyat esnasında tedarikçi firma ile alıcı firma arasındaki iletişimin güçlü olması gerekir. Çapraz sevkiyat yapılırken yaşanabilme ihtimali bulunan problemlerin hızlıca çözüme ulaşabilmesi için bu iletişimin kopuk olmaması gereklidir.
  • Çapraz sevkiyat işlemlerinin verimli bir şekilde gerçekleşmesi için, bu sevkiyatın tüm süreçlerinde rol oynayacak bir operasyon ağı kurulmalıdır. Bu operasyon ağının birimlerinin belirli görev ve sorumluluklar alması gerekir.
  • Çapraz sevkiyat sürecinin son aşamasında, sevkiyatı gerçekleştirilen malların satılmasından sonra stok güncellemeleri yapılması da son derece önemlidir. Stokların güncel tutulması verilen siparişlerin aksamasına ve envanter tutulmasında negatif etki yaratabilir.
  • Çapraz sevkiyat sırasında bir operasyon ağının kurulması gerekliliğinden bahsedilmişti. Bu operasyon ağı genel olarak karışık operasyon ağı olarak adlandırılır. Karışık operasyon ağının çeşitli birimlerinde görev alacak kişilerin sevkiyat konusunda yeterli bilgi ve donanıma sahip olması gerekmektedir. Bu kişilerin yeterli ve donanımlı olması sevkiyatın verimliliğini arttırmada etkili en önemli faktörlerden biridir. Sevkiyat esnasında yaşanabilecek teknik aksaklık ve problemlere karşı iyi bir yönetim sağlayabilecek, ani karar alma konusunda başarılı ve stres yönetimi bulunan idari personelin varlığı çapraz sevkiyatın hızlı bir biçimde gerçekleşmesini sağlar.
  • Çapraz sevkiyat esnasında kullanılacak tüm ekipmanların eksiksiz olması ve sorunsuz bir biçimde çalışması gereklidir. Ekipman probleminin yaşandığı sevkiyatlarda mallara zarar gelebileceği gibi dış koşullar da sevkiyat süresini uzatabilir. Bunun önüne geçmek için sevkiyat için gerekli olan ekipmanların sağlanması ve bu ekipmanların düzenli bakımlarının gerçekleşmesi gereklidir.

Çapraz Sevkiyat Avantajları Nelerdir?

Çapraz sevkiyat günümüzde en sık kullanılan sevkiyat yöntemlerinden biridir. Hem tedarikçi hem de alıcı firmaya büyük avantajlar sağlayan bu sevkiyat yöntemi dünya genelinde isim yapmış, büyük kurumsal firmaların tercih ettiği bir sevkiyat türüdür. Bu sevkiyat türünün sağladığı avantajlar şunlardır:

  • Çapraz sevkiyat sayesinde maliyet oranında düşüş sağlanır. Sevkiyatın maliyet oranında düşüş sağlamasının en büyük nedeni depolarda yapılan işlemleri azaltması ve dolaylı olarak iş gücü ihtiyacını sınırlı tutmasıdır. Üretimden çıkan malların hemen ambalajlanarak kategorize edilmesi çalışacak işçi sayısını azaltmakta ve tedarik zincirinin daha hızlı bir biçimde kurulmasını sağlamaktadır.
  • Çapraz sevkiyat ile depo ihtiyacının ortadan kalkması yerden tasarruf edilmesini olanaklı kılar. Firmaların depo kirası, depo güvenliği ya da depo temizliği gibi kalemlerden kurtulmasını da sağlar.
  • Çapraz sevkiyat sayesinde depo ihtiyacının ortadan kalkması depoda tutulan malların karşılaşacağı riskleri de ortadan kaldırır. Çeşitli sebeplerden oluşabilecek yangınlar, malların depoda bozulmaya başlaması, düşük ya da yüksek sıcaklık gibi sebeplerden dolayı malların zarar görmesi gibi olumsuzlukların oluşması da çapraz sevkiyat ile önlenmiş olur.
  • Çapraz sevkiyat ile tedarik zincirinin hızlıca kurulması, ticaretin diğer aşamaları için de olumlu gelişmelere zemin hazırlar. Hızlı tedarik zinciri sayesinde kolay satılan mallardan elde edilen kar firmalara daha hızlı bir biçimde ulaşır. Bu da işçilerin ödemelerinin kolaylıkla gerçekleşmesini sağlar ve maaş ödemesi gecikmesi gibi üretimi olumsuz etkileyecek durumların önüne geçilmiş olur.
  • Firmaların karlılık oranları yükseltmede etkili olan, sevkiyatın hızlı ve sorunsuz bir biçimde gerçekleşmesini sağlayan çapraz sevkiyat ile firmaların büyüme süreçleri de hızlanır.

Esalco Lojistik, sevkiyat konusunda deneyimli ve donanımlı ulan uzman personeli sayesinde, tüm cross docking işlemlerinizin titizlik içerisinde ve hızlı bir biçimde gerçekleşmesini sağlar. Çapraz sevkiyatın tüm detayları ile sağlanması ile rekabet avantajı kazanmanızı hedefleyen Esalco Lojistik ile mallarınızı gönderilecekleri adrese tam zamanında teslim edebilirsiniz. Tüm lojistik işlemlerinizde en güvenli çözüm ortağınız Esalco ile lojistik hizmetlerinizin masraflarını da azaltabilirsiniz.

 

İlginizi Çekebilir: Cross Trade Taşımacılık Nedir?


guvenli-tasimacilik-1200x658.jpg

Basit şekilde anlatım yoluna gidildiğinde; bir ürünün ya da malın istenilen zamanda, talep edilen miktarda, istenilen noktada olma durumu olarak tanımlayabileceğimiz lojistik faaliyetler; tanımındaki bu basitliğe uymayan, farklı bileşenlerin, farklı kişi, organizasyon ve ekiplerin, farklı ekipman, araç-gerecin, bir sürü prosedürün, yasal işlemin ve şu anda sayamayacağımız kadar çok unsurun bir araya gelmesi koşulu ile sağlanan bir organizasyonlar bütünüdür. Bu kadar çok bileşenin bulunduğu bir organizasyon yapısı içerisinde de ortaya çıkacak pek çok riskten, bu risklerin öngörülmesi gereksiniminden ve bu riskleri ortadan kaldırabilecek birçok güvenlik önleminden bahsetmek mümkündür.

Lojistik sektöründeki güvenlik koşullarını iki açıdan ele almak mümkündür. İş sağlığı, kalite standartları ve iş güvenliği önlemlerini bir yaklaşım grubu olarak değerlendirirken, operasyonel süreçlerde ihtiyaç duyulan ve taşınan ürünün / yükün bir noktadan diğerine güvenle ulaştırılması esnasında doğabilecek riskleri minimuma indirilmesi için yapılması gereken taşımacılık sigortası, sözleşme ve genel güvenlik tedbirlerini ise ikinci bir yaklaşım grubu olarak değerlendirmek mümkündür.

Lojistik süreçlerin yönetimini ve işleyişini sağlayan ve farklı birimlerde görev yapan çalışanların iş yerlerindeki fiziki ve çevresel koşullar sebebiyle maruz kalabilecekleri herhangi bir sağlık ve güvenlik sorununun ele alındığı ilk bölüm ISG olarak tanımlanan “İş Sağlığı ve Güvenliği” kapsamında değerlendirilen bölümdür. ISG, çalışanların sadece fiziksel koşullarını değil, sosyal ve mental açıdan da uygun koşullarda çalışmasını hedefler ve bu standartları ortaya koyar. Çoğu sektörde olduğu gibi insan emeğinin fazlasıyla öne çıktığı lojistik sektöründe de konu meslek etiği, insani değerler ve iş kalitesinin sağlanması açısından ele alındığında, çalışanların sağlığı, güvenliği ve mutluluğu fazlasıyla önem teşkil etmektedir. İş kazalarının, meslek hastalıklarının önlenmesi ve çalışan her bireyin güvenli, huzurlu, sağlıklı bir ortamda çalışabilmesi için firmalar konuyu hukuki düzenlemelerle güvence altına almakta ve ISG koşullarını sağlamak için özel denetim mekanizmaları geliştirmektedirler.

İş sağlığı ve güvenliği koşulları her ne kadar lojistik alanında faaliyet gösteren firmalar açısından hayati önem taşısa da mevcut yazımızın içerisinde bu konu ile ilgili detaylara çok fazla yer vermeyeceğiz. İçeriğimizi daha çok ikinci yaklaşım olarak tanımladığımız operasyonel önlemler ve güvenlik koşulları boyutunda derinleştireceğiz.

 

Lojistik Sektöründeki Riskler

Lojistik Sektöründeki Riskler

Tüm sektörün global çapta birbirine bağlı olduğu bu dev lojistik yapılanma içerisinde birtakım risklerin olması ve bu risklerin aşırı yüksek maliyetler doğurması kaçınılmazdır. Bazen insan hatası bazen de global düzeyde gerçekleşen büyük krizler, afetler, siyasi koşullar sebebiyle ortaya çıkan bu risklerin tamamı öngörülebilir olmasa da sonuçlarına karşı hazırlıklı olabilmek için baştan önlem alınması bir gerekliliktir.

Lojistik sektöründe karşılaşılabilecek riskleri en yalın şekilde sınıflandıracak olursak:

  • Finansal riskler (Likit yönetimi, kredibilite, hazine yönetimi, kontrat denetimi… vb.)
  • Stratejik ve politik riskler
  • Operasyonel riskler (Kargo hasarları, sabotaj, depolama ve elleçlemeden doğan hasarlar, araç ve ekipman güvenliği, hava koşulları ve iklimsel riskler… vb.)
  • İnsan kaynağı riskleri (Çalışan uyumu, işe alma süreçleri, çalışan güvenliği, tedarikçi yönetimi, yasal düzenlemeler… vb.)
  • Tabii afetler, kazalar, terörizm, savaş, grev, kargaşa, ayaklanama olarak sıralamamız mümkündür.

Tüm bu risklerin yaratabileceği olumsuz koşullardan etkilenmemek ya da meydana gelen durumdan en az hasarla kurtulabilmek için lojistik faaliyetlere özel sigortalardan faydalanmak kaçınılmaz bir gerekliliktir ve bu sebeple taşımacılık sigortası konusu, sektörel anlamda alınması gereken güvenlik önlemlerinin başında gelmektedir.

 

Lojistik Sektöründe Kullanılan Sigorta Türleri

Aynı konu başlığı altında yer almalarına rağmen farklı alanlara hitap eden ve farklı amaçlarla kullanılan 3 farklı nakliye sigortası türü bulunmaktadır.

  1. Emtia Nakliyat Sigortaları
  2. Sorumluluk Sigortaları
  3. Tekne Sigortaları

Emtia Nakliyat Sigortaları: Havayolu, karayolu, denizyolu veya demiryolu kullanılarak bir ürünün / yükün / malın bir noktadan diğer bir noktaya ulaştırılması esnasında karşılaşılabilecek herhangi bir tehlikeden dolayı meydana gelebilecek tüm hasarlara karşı teminat sağlayan sigortalara emtia sigortası denilmektedir.

Sorumluluk Sigortaları: Taşıyıcının sorumluluğu altındaki konuların kapsamına giren riskleri teminat altına almak amacıyla yapılan sorumluluk sigortalarının hem yurt içindeki faaliyetleri kapsayan türü (Taşıyıcı Mali Mesuliyet Sigortaları), hem de uluslararası lojistik faaliyetleri kapsayan (CMR) türü bulunmaktadır.

Tekne Sigortaları: Lojistik sektöründe kullanılan her türlü deniz aracının başına gelebilecek sıkıntılı durumları ve denizlerde / nehirlerde meydana gelebilecek tehlikeli koşullar sonucunda oluşabilecek hasarları teminat altına alan ve bu amaçla yapılan taşımacılık sigortası kapsamındadır.

 

Lojistik Hizmet Sözleşmesi ve Uluslararası Taşıma Anlaşmaları

Lojistik sektöründe güvenlik önlemleri kapsamında değerlendirilebilecek bir diğer konu da lojistik hizmet sözleşmesi ve uluslararası taşıma anlaşmalarıdır. Tüm bu sözleşme ve anlaşmalar, gerçekleştirilen lojistik operasyonların koşullarının baştan belirlenmesine ve yapılan işi zedeleyebilecek, yoruma açık herhangi bir hususun oluşmamasına yardımcı olmaktadır.

Lojistik alanında faaliyet gösteren firmaların attıkları her adımı kapsayacak lojistik hizmet sözleşmesi ve anlaşmalar yapmaları, bu sözleşme ve anlaşmaların kapsamlarını çok iyi değerlendirmeleri ve eksiksiz şekilde düzenlemeleri, lojistik faaliyet gösterdikleri ülkelerin kanunlarını, prosedürlerini, uyguladıkları yaptırımları çok iyi bilmeleri, lojistik faaliyetlerin taraflarının kapsam ve sorumluluklarını belirleyen anlaşma ve sözleşmelerin içeriklerini kusursuz şekilde belirlemeleri hayati önem taşımaktadır.

 

Lojistik Operasyonlara Yönelik Alınması Gereken Tedbirler

Lojistik operasyonlar birbirleri ile benzerlikler gösterse de aslında her biri kendine özeldir. Her bir operasyonun koşulu, içeriği birbirinden farklıdır. İki lojistik faaliyet arasında tüm koşullar birbirine benziyor gibi görünse de her şeyden önce “zaman” en değişken faktördür ve zamanın getirisi çok iyi hesaplanmalıdır.

Bir diğer açıdan bakıldığında her bir lojistik operasyonda farklı taşımacılık servislerinden faydalanılmaktadır. Temel olarak denizyolu, havayolu, karayolu ve demiryolundan oluşan her lojistik servis hizmetinin tabiatı, koşulları da birbirinden farklıdır. Dolayısıyla kendi şartlarına uygun güvenlik önlemlerinin alınmasına ihtiyaç duyulmaktadır.

Karayolu taşımacılığında kullanılan güvenlik tedbirleri en çok tehlikeli madde taşımacılığını kapsamaktadır. Taşınması esnasında can, mal kaybına ve çevresel sorunlara sebep en yüksek oranda olabilecek taşımacılık türlerinden biri olan tehlikeli madde taşımacılığında, uyulması gereken kurallar ve alınması gereken önlemler farklı konvansiyonlar ve uluslararası anlaşmalarla güvence altına alınmıştır. Bu alanda faaliyet gösteren lojistik firmaların, bu kuralları harfiyen uymaları gerekmektedir.

Proje taşımacılığı alanında da taşınan yükün yapısından kaynaklanan risklerin planlanması ve her adımın titizlikle hesaplanarak gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir. Kısaca HSE olarak belirtilen ve uluslararası standartlar ile sınırları belirlenen “Health, Safety, Enviroment” önlemleri ile gerçekleştirilen lojistik operasyonun riskleri minimuma indirilmeli, güvenlik koşulları maksimize edilmelidir.

Tüm bu güvenlik tedbirleri havayolu ve denizyolu konteyner taşımacılığında da kendi tabiatlarına uygun şekilde oluşturulmuştur. Lojistik sektöründe faaliyet gösteren firmaların ve bu firmaların deneyimli ekiplerinin de bu prosedürleri bilmeleri ve buna göre hareket etmeleri gerekmektedir.

Tüm bunlara ek olarak lojistik sektörünün olmazsa olmazı depo alanları da güvenlik önlemleri kapsamında ele alınmalıdır. Özellikle depodaki ürünlerin elleçlenmesi esnasında iş kazaları meydana gelebilmektedir. Hem çalışan sağlığının korunması hem de ürünlerin hasar görerek maddi kayıp yaşanmaması için depolarda görev yapan kişilerin bilinçli ve eğitimli olmaları gerekmektedir.

Tüm bu koşulları genel olarak değerlendirdiğimizde, farklı bileşenlerden meydana gelen ve bunun sonucunda da çok farklı risk grupları barındıran lojistik sektöründe sayısız güvenlik tedbirlerinin var olduğunu görmekteyiz. Sektörde faaliyet gösteren firmaların bu riskleri eksiksiz şekilde öngörmeleri ve her bir adımı hesaplayarak ilerlemeleri oldukça önem teşkil etmektedir.

 

İlginizi Çekebilir: Çapraz :Sevkiyat Nedir? Çapraz Sevkiyat Sırasında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Neler?


proje-ve-agir-yuk-tasimaciligi-1200x494.jpg

Birçok farklı bileşene sahip olan ve bu bileşenlerin her koşulda uyum içerisinde çalışmasını gerektiren lojistik sektöründe, müşterinizin ya da yükün ihtiyaç duyduğu kusursuz her çözüme farklı farklı gidiş yollarından ulaşmanız mümkündür. Sektöre özel bu ayrıcalıklı durum bilhassa proje taşımacılığında çok daha ön plana çıkmaktadır. Standart dışı olarak tanımlanan; ağır, havaleli, hacimli yüklerin bir noktadan başka bir noktaya taşınması esnasında kullanılan standart dışı taşıma yöntemlerinin uyum içerisinde bir araya getirilmesi olarak tanımlanabilecek “proje taşımacılığı”, tam da bu standart dışı koşulları ve komplike yapısı gereği belki de uzmanlığa ve titiz planlamaya en çok ihtiyaç duyan lojistik hizmetlerden biridir.

Zamanın belirleyici rol oynadığı proje taşımacılığında amaç her zaman, ağır, havaleli, hacimli olarak tanımlanan standart dışı yüklerin, belirlenen zamanda, belirlenen lokasyona hasarsız ve sorunsuz şekilde ulaşımının sağlanmasıdır. Bahsi geçen yük, sınırları belirlenemeyen, standart ekipmanlarla ya da lojistik araçlarla kolaylıkla taşınamayan bir yapıda olunca, bu yükün lojistik yolculuğunun detaylı şekilde, adım adım, bütün olasılıklar hesaplanarak planlanması zorunluluk halini almaktadır. Tüm bu sebeplerle de lojistik sektöründe proje taşımacılığı, oldukça ilgi çeken ve içinde bol miktarda başarı ve deneyim hikayesi barındıran bir servis halini almaktadır.

 

Proje Taşımacılığında İhtiyaç Duyulan Ana Unsurlar

Lojistik; hataların, yanlış hesaplamaların, planlama eksiklerinin kolay tolere edilemediği, yaşanan aksaklıkların çok ciddi ekonomik kayıplara sebep olabileceği bir sektördür. Bu durum karayolu, denizyolu, havayolu, demiryolu gibi lojistik hizmetlerin birinin ya da kombinasyonlarının kullanılabildiği standart lojistik hizmetlerde halihazırda geçerli olurken, proje taşımacılığında çok daha öne çıkmaktadır. Bu sebeple belgelerin tam olması, izinlerin alınması, doğru ekipmanların kullanılması ve alanında deneyimli bir ekibin konuyu yönetmesi oldukça önem kazanmaktadır.

Deneyimli kadro proje taşımacılığındaki kilit noktadır. Çünkü tüm operasyonu yöneten, çözümsüz gibi görünen konuları bilgi birikimiyle çözen, olmazı oldurabilen bu deneyimli kadrolardır. Her şeyden önce, proje taşımacılığı yapacak ekiplerin, ülkelerin taşımacılık konusundaki kurallarına ve prosedürlerine tamamıyla hakim olmaları gerekmektedir. Ayrıca karayolu, denizyolu, havayolu ve demiryolu gibi tüm lojistik servislerin özelliklerini ve hizmet sınırlarını bilmeli, lojistiği tek bir yönüyle değil, bütünsel olarak değerlendirmelidir. Tüm bilgi birikimlerini bu vizyonla ortaya koyabilmeleri oldukça önemlidir.

Proje taşımacılığında ihtiyaç duyulan bir diğer önemli unsur ise, lojistik planlama içerisinde kullanılacak olan tüm ekipmanın ve araçların gabari dışı / ağır yük taşımasına uygun olmaları konusundaki gerekliliktir. Yani, proje taşımacılığı bu alan için özel olarak tasarlanmış ve üretilmiş araçlarla yapılabilmektedir. Proje taşımacılığı alanında hizmet veren firmalar, gabari dışı, ağır, hacimli yüklerin taşınmasında ihtiyaç duyulan hidrolik aks, lowbed treyler, kırkayak, yüzer sistemli, sabit ya da tekerlekli vinçlere kolaylıkla erişim sağlayabilmelilerdir.

Doğru ekipman ve doğru ekiple birlikte tüm güzergah ve yol analizleri yapılmalı, veriler doğru değerlendirilmeli, zaman yönetimi ve mühendislik planlamaları eksiksiz şekilde yapılmalıdır. Yükün ilerleyeceği güzergâh üzerinde bulunan tüm tünel, köprü, geçit, kavşaklar önceden değerlendirilmeli, yolun eğimi hesaplanmalı ve projenin planı buna göre çıkartılmalıdır.

 

Proje Taşımacılığı Kapsamında Değerlendirilmesi Gereken Yükler

Gabari dışı olarak da tanımlanabilen, ağırlık, hacim, ebat açısından standartların dışında kalan yüklerin proje taşımacılığı kapsamında değerlendirileceğini yazımızın başında belirtmiştik. Bu tanımı detaylandıracak olursak -verdiğimiz örnekler tamamını kapsamasa da- aşağıdaki şekilde sıralama yapabilmemiz mümkündür;

  • Makine, makine parkurları, teçhizat
  • Rüzgar, buhar ve gaz türbinleri
  • Doğalgaz, termik, hidro elektirik, baraj, mobil santraller
  • Fabrika, üretim tesisi ekipmanları
  • Boru hatları
  • Raylı sistemler
  • Rafineri ve petrokimya tesisleri
  • Transformatör, kondansatör ve ısı kazanları
  • Tanklar ve basınç ekipmanları
  • Kurutucular ve baca fırınları
  • Yatlar

 

Yukarıda sıraladığımız ve genel olarak gabari dışı olarak tanımlanabilecek ürün gruplarının yanı sıra; afet lojistiği kapsamına giren gıda, ilaç, ihtiyaç taşımaları / dağıtımı da özel planlama gerektirmesi ve olağanüstü koşullarda gerçekleştirilmesi sebebiyle proje taşımaları kapsamında ele alınmaktadır.

Bilinmesi gerekmektedir ki, hiçbir proje taşıması bir diğeri ile bire bir aynı yapıya sahip değildir. Elbette ki her proje, tecrübe açısından bir diğerine ışık tutmaktadır ancak sonuçta her biri kendi içerisinde ayrıca ele alınmalı, titizlikle kurgulanmalıdır. Proje taşımacılığındaki çoğu ürün maddi değeri yüksek, yedeği bulunmayan ya da güçlükle bulunan ürünlerdir. Dolayısıyla hasar görmesi ya da kayba uğramasında doğacak sıkıntı oldukça büyük olacaktır. Bu sebeple projenin risk yönetimi mutlaka yapılmalı, sigortadan yararlanmak proje taşımacılığının vazgeçilmez unsuru olmalıdır.

 

Proje Taşımacılığında Çevre Güvenliği ve Alınması Gereken Önlemler

Proje Taşımacılığında Çevre Güvenliği

Proje taşımacılığında hem taşınan yükün, hem taşımayı yapan ekibin hem de çevresel faktörlerin güvenliğinin sağlanması oldukça önemlidir. Lojistiği sağlanacak olan bu özel yükler, genellikle taşıma araçlarında bulunan özel bağlama yöntemleri ile güvence altına alınmaktadır. Ayrıca yüklerin ambalajı da hem yükün yapısı, hem olası prosedürlerin belirlediği teknik özellikler hem de çevresel faktörler göz önünde bulundurularak yapılmaktadır. Bazı durumlarda yüke özel ekipmanların tasarlanması gerekebilmekte, bazı durumlarda ise taşıma için özel yolların, köprülerin, yan yolların bile inşa edilmesi gerekebilmektedir. Proje taşımacılığında lojistiği sağlanacak olan yükün, çevreye ya da araç trafiğine zarar vermeden planlanması hayati bir zorunluluktur. Proje lojistiğinde kısaca HSE olarak tanımlanan “Health, Safety, Enviroment” tedbirleri devreye sokulmalı, güvenlik prosedürleri harfiyen yerine getirilmelidir. Hatta, proje lojistiğinde kullanılan tüm araç gereci ve ekipmanı kullanan kişiler de özel eğitimlerden geçmeli, gerekli görülen sertifikalara sahip olmalı, aldıkları eğitimleri belirli aralıklarla tekrar ederek kendilerini her zaman güncel tutmalıdırlar.

Karayolu taşımalarında ya da sürecin karayolu taşıması kapsamına giren bölümünde taşıma aracının önünde ve arkasında yol gösterici kılavuz araçların bulundurulması, renkli /ışıklı uyarı ekipmanlarının monte edilmesi, araçlarda “dikkat uzun ve geniş araç” yazılı tabelaların asılması kanuni bir gerekliliktir. Gidiş-gelişli yollarda taşıma aracına refakat eden eskort araçların 50 metre mesafeden aracı takip etmeleri, çift şeritli yollarda ise bu mesafeyi 30 metreye kadar düşürmeleri gerekmektedir. Köprü geçişlerinde ise aracın girişte durması, gerekli kontrolleri yapması ve köprüde saatte 5 km ve altında seyir halinde bulunması önemlidir. Yüklü araçlar köprülerde seyir halindeyken aynı anda köprüden başka araçların geçmesine engel olunmalıdır. Tünel geçişlerinde ise tünelin mevcut yüksekliğine göre low bed olarak tanımlanan küçük tekerli araçların kullanılması gerekmektedir.

Bütün bunlara ek olarak, proje lojistiği yapan araçlar ayrıca trafikte seyir halindeyken saatte 30 km hız limitini de aşmamalı, gece seyir halinde bulunmamalı, sadece gündüz saatlerinde ve hava aydınlıkken yol almalıdır.

 

Proje Taşımacılığında Kullanılan Lojistik Servisler

Proje taşımacılığı elbette tüm lojistik servisler kullanılarak gerçekleştirilebilmektedir. Ancak tabii ki ağır, gabari dışı ve hacimli yüklerin taşınmasına imkân tanımadığı için havayolu taşımacılığı çoğu zaman bu kapsamın dışında kalmaktadır. Ancak yine de havayolunda proje taşımacılığına özel tasarlanan Dev Antonov veya Hercules uçakları kullanılabilmekte, bu sayede ihtiyaç duyulduğu takdirde havayolunda da ekonomik ve avantajlı yöntemler geliştirilebilmektedir. Bu sistemle taşınacak malzemelerin montaj ve demontaj işlemlerinin önceden yapılması önemlidir.

Denizyolu ve nehir yolu ise hacimli ve ağır yüklerin taşınması konusunda oldukça esnek çözümler sunmaktadır. Çünkü su üzerinde taşınan yüklerde herhangi bir ebat ve/veya ağırlık kısıtlaması bulunmamaktadır. Ancak denizyolu ile gerçekleştirilecek proje taşımalarında da, yükleme ve boşaltma limanlarının yapıları önem kazanmaktadır. Bu sebeple planlama yapılmadan önce liman yapıları ve özellikleri titizlikle incelenmeli, limanlarda bulundurulması gereken yüksek taşıma kapasiteli ve mobil vinçlerin temininde herhangi bir sıkıntı yaşanmaması için gerekli hazırlıklar yapılmalıdır.

 

Proje Taşımacılığının Ayrıcalıkları

Proje taşımacılığı başlı başına bir ekip işidir. Ve bu alanda hizmet veren ekipler alanında uzman, iletişim becerileri ve koordinasyonları yüksek, planlama becerileri kuvvetli insanlardan oluşmaktadır. Dolayısıyla bu tarz ekiplere sahip lojistik servis sağlayıcıların deneyimleri, sektörel tecrübeleri de oldukça yüksek olarak algılanmaktadır. Ve elbette bir lojistik servis sağlayıcının proje taşımacılığı konusundaki hâkimiyeti, ona sektörde ciddi anlamda rekabet avantajı sağlamaktadır.

 

İlginizi Çekebilir: Parsiyel Taşımacılık Ve Avantajları


parsiyel-tasimacilik-nedir-1200x800.jpg

Bu yazımızın konusu, lojistik sektöründe taşıma maliyetlerinin düşürülmesini ve kontrol altında tutulmasını sağlayan ve adeta lojistiğin olmazsa olmaz olarak tanımlanabilecek “parsiyel taşımacılık” olacak.

Küreselleşen Dünya, uluslararası ticari faaliyetlerdeki artış, arz/talep dengesinin sağlanması gibi sebepler alt alta toplandığında özellikle lojistik ihtiyaçların yapısı değişmiş, bu durum da yepyeni yöntemlerin geliştirilmesine olan ihtiyacı ortaya çıkarmıştır. İşte parsiyel taşımacılık, bu arayış neticesinde ortaya çıkan en avantajlı lojistik hizmetlerden biridir.

Kelime anlamı olarak “tam olmayan”, “parça” anlamına gelen parsiyel kelimesi, adından da anlaşılacağı üzere lojistikte muhatabına bütünsel bir taşımayı değil, parça parça taşınma opsiyonunu sunar. Teslim noktası aynı güzergâh üzerinde bulunan birden fazla firmanın yükünün tek bir taşıyıcı araçta toplanarak istenilen noktaya ya da noktalara ulaştırılmasını sağlayan parsiyel taşımacılıkta amaç, toplam maliyetin katılımcı firmalar arasında bölünerek, daha ekonomik bir boyuta ulaştırılmasıdır. Aynı zamanda mevcut yükün bir taşıma aracını dolduramayacağı durumlarda da firmaların rahatlıkla tercih edebileceği bir lojistik çözümdür.

Parsiyel taşımacılık, lojistik sektöründe bugüne kadar geliştirilen en esnek, en modüler ve en hızlı metottur. İthalat ve ihracata konu olacak hemen hemen her yükün taşınmasına imkân tanıyan bu lojistik yöntem, karayolu, denizyolu, demiryolu, havayolu ayrımı olmaksızın her servisin hizmet kapsamında yer almaktadır.

Parsiyel taşımacılık, yalnızca uluslararası ticarete konu olan lojistik süreçlerde değil, yurt içi lojistik ihtiyaçlarda da sıklıkla tercih edilmektedir. Özellikle karayolunda, yurt içi parsiyel taşımacılık hizmetine olan ilgi oldukça yüksektir.

 

Parsiyel Taşımacılıkta Maliyet Yaklaşımı

Parsiyel Taşımacılık

Birincil hedefi maliyet avantajı sağlamak olan parsiyel taşımacılığın fiyatlandırması da, bu lojistik metodun yapısına uygun olacak şekilde esnektir ve müşterinin talep ve ihtiyaçlarına göre farklılık gösterir. Fiyatlandırmada taşınacak olan yükün alınacağı ve ulaştırılacağı lokasyon, kat edilecek mesafe, taşınacak yükün ağırlığı, boyutları ve hacmi, verilecek hizmetin içeriği fiyatlandırmayı belirleyen ana unsurlardır.

Yurt içi parsiyel taşımacılık hizmetinden yararlanmak istediğinizde, yükünüzün miktarına göre bir ayarlama yapılarak tek bir karayolu aracı ile birden fazla firmanın parça yükünün taşınması ve bu sayede aracın toplam maliyetinin taşıdığı yüklere ait firmalar arasında paylaşılması söz konusu olacaktır. Örnekle açıklamak gerekirse, İstanbul’dan Adana’ya taşınması gereken ve bir tırı tamamen dolduramayacak miktarda parça yükünüz varsa, sizinle aynı durumdaki farklı firmaların yükleri ile birlikte yapılacak bir planlama ile tek bir araç birden çok firmanın ya da kişinin yükünü taşıyabilir ve bu sayede aracın toplam taşıma maliyeti yük sahipleri arasında pay edilebilir. Bu sayede hem iş aksamadan devam eder hem de maliyetler karşılanabilecek boyutlara iner.

Şimdi lojistik servislere göre parsiyel yük taşımacılığının detaylarına göz atabiliriz.

 

Denizyolu Parsiyel Taşımacılık

Bugün, uluslararası ticaretin %80’ine yakın oranda denizyolu lojistiği üzerinden ilerlediğini daha önceki yazılarımızda belirtmiştik. Aynı şekilde uluslararası parsiyel taşımacılık da en yüksek oranda denizyolu lojistiğinde tercih edilmektedir. LCL yani “Less Container Load” olarak tanımlanan denizyolu parsiyel yük taşımacılığı, özellikle denizyolu taşımacılığında kullanılan konteynerler sayesinde rahatlıkla, gerçekleştirilebilmektedir. Firmalar bu sayede taşıma aracının tüm maliyetini üstlenmek yerine, yalnızca kendi yükünün kapladığı alanın bedelini ödeme imkânına sahip olabilmektedirler. Denizyolu parsiyel lojistik hizmetinde navlun da aynı şekilde parsiyel sisteme göre ödenmekte ve bu da firmalara maliyet açısından avantaj sağlamaktadır.

 

Karayolu Parsiyel Taşımacılık

Karayolu servisindeki parsiyel taşımacılık tırlar vasıtasıyla yapılmaktadır. Uluslararası ticaretle ilgilenen ve mevcut yükleri bir tırı tamamıyla dolduramayacak miktarda olan firmaların tercih ettikleri karayolu parsiyel taşımacılığında, önceden planlanan bir güzergâh doğrultusunda taşıma hizmeti gerçekleştirilmekte, teslimatlar duruma göre kapıdan kapıya ya da depodan depoya sağlanabilmektedir. Karayolu Parsiyel (ltl) Taşımacılığı Ve Avantajları hakkında daha fazla bilgi edinmek için blog içeriğimizi ziyaret edebilirsiniz.

 

Havayolu Parsiyel Taşımacılık

Uluslararası ticarette, tamamen gümrüklü olan parsiyel yüklerin taşınmasında tercih edilen bir yöntemdir. Havayolu lojistiğinin yapısı gereği, sevkiyatı yapılan yüklerin miktarı, boyutu ve ağırlığı karayolu ve denizyoluna oranla çok daha minimaldir. Yine, mevcut yükleri bir kargo uçağının tamamını dolduramayan firmaların başvurdukları, ekonomik bir lojistik yöntemidir.

 

Demiryolu Parsiyel Taşımacılık

Lojistik servisler arasında yer alması sebebiyle yazımızın içeriğinde yer verdiğimiz ancak fazla tercih edilmeyen bir taşıma yöntemidir. Bir yük treni vagonunun bir miktarının kiralanması teknik olarak mümkün olabilse de gerek trenle taşınan yüklerin yapısı gereği gerekse lojistik ihtiyaçlar itibariyle demiryolunda parsiyel taşımacılık önemli bir etkiye sahip değildir.

 

parsiyel taşımacılık nedir

Parsiyel Taşımacılığın Avantajları

Parsiyel taşımacılık maliyet dışında alanlarda da fayda sağlayan ve pratik bir lojistik çözüm yoludur. Evet, her şeyden önce ekonomik bir yöntemdir ve kuşkusuz maliyet avantajı sağlar. Ancak tercih edilme sebeplerinden bir diğeri de oldukça güvenilir bir lojistik çözüm yolu olmasıdır. Çünkü parsiyel taşımacılıkta yükün takibi ve kontrolü çok daha kolaydır ve genellikle yüke 7/24 ulaşım imkânı sunar.

Diğer yandan, müşteri açısından bakıldığında, küçük miktardaki yükünü taşıtabilme avantajı olmadığını varsaydığımızda, yüklerini belirli bir süre depoda bekletmesi gerekir ki bu da hem depo maliyetinin oluşmasına hem de ticaretinin aksamasına sebep olur. Oysaki parsiyel taşımacılık tüm bu sıkıntıların önüne geçerek yükün beklemeden istenilen lokasyona ulaşımının önünü açar.

Tüm lojistik servislerle entegre şekilde çalışabilen parsiyel taşımacılık, tehlikeli madde ve ve dökme yük dışındaki pek çok yükün taşınması için oldukça avantajlıdır.

 

Parsiyel Taşımacılık Yöntemleri

Lojistik servis türleri açısından bakıldığında 4 ana gruba ayırdığımız parsiyel taşımacılığın bir diğer kategorizasyonu da “yurt içi” ve “yurt dışı” ayrımıdır. Söz konusu olan, yurt sınırları dâhilinde yapılacak bir taşımacılıksa bu durum şehirlerarası taşımacılık kapsamında ele alınır. Uluslararası ticarete konu olan taşımacılıkta, Türkiye’den dünyanın herhangi bir noktasına ya da dünyanın herhangi bir noktasından Türkiye’ye ulaşacak bir parsiyel yük söz konusu ise o zaman da uluslararası parsiyel taşımacılıktan söz etmek mümkün olacaktır.

İster şehirlerarası isterse uluslararası parsiyel taşımacılık olsun öncelikle rezervasyon işleminin yapılması, arkasından planlamanın gelmesi, sonrasındaysa depolama ve sevkiyat aşamalarına geçilmesi gerekmektedir.

 

ESALCO İLE PARSİYEL LOJİSTİK HİZMETİ

Esalco Lojistik olarak, karayolu, denizyolu ve havayolu parsiyel taşımacılık hizmetlerimizle müşterilerimize konforlu, güvenli ve profesyonel destek sağlıyoruz. Uluslararası ticaretlerinin aksamadan devam etmesi için karayolu ihracat alanındaki parsiyel hizmetlerimizle Avrupa’da İspanya, İtalya, Almanya, Hollanda, Belçika, Yunanistan, Bulgaristan, Fransa, Danimarka, Macaristan, İrlanda, Romanya, Slovakya, Slovenya, İngiltere, Litvanya, Estonya, Finlandiya, Polonya, Malta, İsveç, Hırvatistan, Avusturya, Letonya, Çekya, Lüksemburg dâhil olmak üzere pek çok noktaya kapıdan kapıya ya da depodan depoya hizmet sunmaktayız. Türki Cumhuriyetlerde de Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Gürcistan, Özbekistan, Tacikistan ve daha birçok ülkeye karayolu parsiyel lojistik hizmetimiz bulunmaktadır.

Yine Avrupa ülkelerinin ya da Türki Cumhuriyetler’in tamamından Türkiye’nin herhangi bir noktasına talep edilen ithalata yönelik tüm karayolu parsiyel lojistik ihtiyaçlarına da profesyonel ekibimizle destek olmaktayız.

Esalco Lojistik olarak dünyada en çok tercih edilen bir başka parsiyel lojistik servisi olan denizyolunda da Ortadoğu, Uzakdoğu, Amerika ve Avrupa limanlarına kesintisiz hizmet sunmaktayız. Uzakdoğu’da Şanghay, Busan, Tokyo, Guangzhou, Hong Kong limanları; Güneydoğu Asya’da Singapur, Port Klang, Tanjung Pelepas limanları; Avrupa’da Rotterdam, Antwerp, Hamburg, Valencia limanları; Ortadoğu’da Jebel Ali, Jeddah, Salalah limanları, Amerika’da Savannah, Colon, Los Angeles limanları başta olmak üzere birçok limana parsiyel denizyolu lojistik hizmeti sunmaktayız.

 

İlginizi Çekebilir: Ro-ro Taşımacılık Nedir?


entegre-lojistik-1-1200x787-1.jpg

Değişen demografik yapı, ticari ihtiyaçlar, global ekonominin yansımaları ile birlikte lojistik sektörünün her geçen gün kendini yenilemesi, hizmetlerine yeni modüller eklemesi ve katma değerli hizmetler üretmesi gerekmektedir. Günümüzde artık lojistik kavramının, bir malın bir noktadan alınarak diğer bir noktaya ulaştırılması gibi basit bir tanımın ötesine geçtiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Artık lojistik şirketleri, taşımacılık hizmetinin yanı sıra, depolama, depo yönetimi, ulaşım yönetimi, envanter yönetimi, tersine lojistik gibi ek hizmetleri de üstlenerek, lojistik kavramını bütünsel bir yaklaşımla ele almaktadırlar.

İşte entegre lojistik kavramı da tam olarak yukarıda belirtmiş olduğumuz gelişmeler ve ihtiyaçlar neticesinde ortaya çıkmıştır. Entegre lojistik, lojistik firmalarının, lojistik alanında vermiş oldukları tüm ek hizmetleri kapsamaktadır. Aynı zamanda kendi tedarik zincirlerini kuran ya da bir çözüm ortağı ile birlikte çalışsa bile daha bütünsel bir yaklaşıma ihtiyaç duyan vizyoner şirketler, tedarik zinciri alanındaki yapılanmalarını entegre lojistik yaklaşımına çevirmeyi, şirketlerinin güvenli ve hızlı şekilde büyümesinin adımlarından biri olarak görmektedirler.

Entegre

Entegre Lojistik Yönetimi

Müşterinin istek ve ihtiyaçlarını öngörüp, bu istek ve ihtiyaçlar doğrultusunda pozisyon alarak; ihtiyaç duyulan sermaye, malzeme, insan kaynağı, teknolojik altyapı, bilgi ve donanımı temin etmek gerekmektedir. Sonrasında müşterinin beklentilerini karşılayabilmek için kusursuz şekilde ve aksamadan mal ve hizmet üreten bir ağı da kurgulamak ve aynı zamanda bu ağı optimize etmek de gerekmektedir. İşte tüm bu sistemin kurulup, işler hale getirilmesi entegre lojistiğin konusudur.

Hizmet odaklı bir yaklaşıma sahip olan entegre lojistik kavramı, bir ürünün ya da malın hammadde aşamasından, son kullanıcıya ulaşım aşamasına kadarki tüm lojistik süreçlerinin ve bu lojistik süreçlere yardımcı hizmetlerin tamamını kapsamaktadır.

 

Entegre Lojistik Yönetiminin 6 Temel Aşaması

Tedarik zinciri yönetimi, 6 temel aşamadan oluşmaktadır. Bu alanları kapsayıp, kusursuz şekilde işleyişini sağlayacak şekilde hizmet veren lojistik firmaları ya da şirketler entegre lojistik yönetimini başarıyla yerine getirmektedirler. Bu alanlardan kısaca bahsetmemiz gerekirse:

 

Depolama

Lojistiğin alt bileşenlerinden biri olan depolama hizmeti; bir ürünün, malın, envanterin ya da bilginin bu amaçla oluşturulmuş özel alanlarda, binalarda depolanması olarak tanımlanabilir. Önemli olan bu depolamanın en ekonomik ve en güvenli şekilde gerçekleştirilmesidir. Bunun sağlanabilmesi için de, depo yönetiminin ve depo planlamasının en doğru şekilde yapılması gerekmektedir.

Depolar, üretimin ve satışın sürdürülebilir olmasını sağlayan önemli merkezlerdir. Depolama hizmeti sayesinde üretim aşaması tamamlandıktan sonra ürünlerin nerede saklanacağı düşünülmeksizin, yıl boyunca üretime aksamadan devam edilebilir. Aynı şekilde talep oluşması durumunda depolanan ürünlerin hızlıca satılması da sağlanabilir.

Operasyon maliyetlerinin kontrol altında tutulması açısından firmalar için büyük önem teşkil eden depolar bu stratejik durumları sebebiyle entegre lojistik hizmetlerinin de en vazgeçilmez unsurlarından biri haline gelmektedirler.

 

Depo Yönetim Sistemleri

Depo yönetim sistemi; depo içerisinde bulunan mal ya da ürünler ile ilgili kısa ya da uzun vadeli süreçte gerçekleştirilecek işlemlerin tamamı için geliştirilen bir tanımlamadır. Depo yönetim sistemi, lojistik süreçlerin vazgeçilmez bir parçasıdır. Depodaki tüm sistemin kusursuz işlemesine, yönetimine, optimize edilmesine, kısacası en basit günlük operasyonların bile takibine yardımcı olur. Yükleme operasyonları, saklama, siparişlerin işlenmesi ve takibi, envanter yönetimi, etiketleme, ambalajlama, ikmal, toplama gibi bir ürüne dair her konunun sağlıklı bir şekilde yürütülmesinin temelini oluşturur.

Depo yönetim sisteminin başarılı bir işleyişe sahip olabilmesi için, bu yönetimi talep eden firmanın tüm birimleri ile uyumlu şekilde çalışması ve kesintisiz bir iletişim içerisinde olması gerekmektedir. Kesinlikle yatırım yapılması gereken bir alandır ancak üretkenlik, sürdürülebilirlik, kaynakların doğru kullanımı ve maliyet optimizasyonu gibi alanlarda bu yatırımın karşılığını fazlasıyla verir.

Depo yönetim sistemleri sayesinde bir malın ya da ürünün sevkiyatı sonrasında meydana gelebilecek olası aksaklıkların önüne geçmek mümkündür. Ayrıca günümüz tüketim ihtiyaçları göz önünde bulundurulduğunda firmalara rekabet üstünlüğü sağlayan “hız” ve “satış sonrası takip” faktörlerinin karşılığının da fazlasıyla karşılaması söz konusudur.

 

Depo yönetim sistemlerinin sağladığı avantajlar

Yatırım yapılması gereken bir alan olması sebebiyle firmalara başlangıçta bir maliyet kalemi gibi görünse de uzun vadede bu yatırımın karşılığını fazlasıyla alabileceğiniz depo yönetim sistemleri her şeyden önce muhatabına donanımlı bilgi erişim avantajı sunar. Ayrıca tedarik zinciri operasyonlarını hızlandırarak firmalara ciddi bir hız ve ataklık kazandırır ki bu da günümüz dünyasında rekabette öne geçebilmek adına oldukça önemlidir. Depo yönetim sistemleri ayrıca doğru bilgiye hızlı erişim sağlama imkanı sunması sebebiyle şirketlere tedarik zinciri yönetimleri konusunda gerçekçi ve sağlıklı bir projeksiyon avantajı sağlar. Üretkenliği artırır, insan kaynağı kullanımını optimize eder ve daha iyi iş birliklerinin kurulabilmesi için elverişli ortamı yaratır.

 

entegre lojistik

Ulaşım Yönetim Sistemi

Şirketlerin mal ve ürün sevkiyatları ve tedarik zinciri yönetimleri kapsamındaki tüm transferler ulaşım yönetim sistemlerinin uzmanlık alanında değerlendirilir. Firmalar bu sistemi kendi iç bünyelerinde kurabilecekleri gibi lojistik hizmet aldıkları tedarikçi firmadan da talep edebilirler. Ulaşım yönetim sistemi ile amaçlanan tabii ki en başta verimlilik ve maliyet optimizasyonudur. Tüm siparişlerin otomatik oluşturulması için kurgulanan altyapı sayesinde insan hatalarının önüne geçilmekte, gönderinin izlemesi gereken yol en doğru şekilde kurgulanmakta ve aynı zamanda takibi de yapılabilmektedir.

İhtiyaca uygun ve doğru şekilde oluşturulmuş bir ulaşım yönetim sistemi, firmalara çok ciddi avantajlar sağlar. Bu avantajların başında, firmaların taşıyıcı firmalarla yapmış oldukları sözleşmelerin verimliliği gelmektedir ki bu durum firmaların karlılığını bire bir etkilemektedir. Avantajların bir diğeri risk yönetiminin sağlanabilmesidir. Ulaşım yönetim sistemleri firmalara ayrıca uluslararası lojistikte işlevsellik, öğe görünürlüğü imkânı, koli gönderi desteği, navlun yerleşimi, iş zekâsı ve karşılaştırmalı veri kapasitesi gibi olanaklar da sunmaktadır.

 

Gerçek Zamanlı Konumlandırma Sistemleri

Şirketlerin, kendi bünyelerinde yer alan insan kaynaklarının ve/veya varlıklarının bulundukları konumu geçici veya tam zamanlı olacak şekilde bulmaları, tanımlamaları, izlemeleri ve yönetmeleri için geliştirilen ve teknoloji tabanlı bir sistemdir. Özellikle şirket personelinin çalışma emniyetinin ve verimliliklerinin artırılması, tedarik zinciri operasyonlarının aksamadan devam ettirilmesi gibi belirgin avantajlar sunar. En yaygın kullanım alanı lojistik süreçlerde kullanılan taşıma araçlarının GPS sistemi ile takibinin sağlanmasıdır. Bu sayede uluslararası lojistikte bir aracın hangi noktada bulunduğu kolaylıkla tespit edilebilmekte, izleme kapalı bir ortama girinceye kadar kesintisiz sağlanabilmektedir.

Gerçek zamanlı konumlandırma sistemleri ile kurulan iletişim özellikle, yürütülen organizasyonun ve bu organizasyonların muhatapları olan tedarikçileri ve müşterileri arasında sağlanmaktadır. Ayrıca organizasyon içindeki diğer destek modüller ve lojistik, tedarik, mühendislik, pazarlama, üretim gibi fonksiyonlar da bu iletişimin faydasını görmektedir.

 

Envanter Yönetim Sistemleri

Şirketlerin üretim, satış, perakende ve depo olmak üzere tüm birimlerine ait envanter bilgilerinin doğru şekilde toplanmasını ve kullanılmasını sağlayan yönetim sistemidir. Kaynakların doğru şekilde değerlendirilmesi, hammadde tedariğinin planlanması, eldeki kaynakla üretime devam edilmesinin sağlanması, stok takibi gibi konularda firmaların verimliliğini artırmaktadır.

 

Tersine Lojistik

Üreticiden tüketiciye doğru akış eğiliminde olan lojistik süreçlerin, tam tersi bir rota izleyerek tüketiciden üreticiye doğru evrilmesi ile gündeme gelen ve özellikle son yıllarda e-ticaretin artışı ile birlikte hız ve önem kazanan bir lojistik kavramdır. İnternet üzerinden satışların artışı ile birlikte doğal olarak ortaya çıkan iade süreçleri ve bu süreçlerin takibi tersine lojistik kapsamı içerisinde ele alınmaktadır. Yanlışlıkla satın alınan ürünler, teslimat sırasında meydana gelen hasarlar, garanti kapsamındaki sıkıntılar, paketleme esnasında meydana gelen sorunlar sebebiyle iade edilen ürünlerin takibi ve iade sebeplerinin doğru anlaşılabilmesi, kaydının tutulabilmesi dönüşüm oranının düşmesine dolayısı ile firmaların karlılığının artmasına sebep olacaktır.

 

İlginizi Çekebilir: Parsiyel Taşımacılık Ve Avantajları


dagitim-lojistigi-1-1200x800-1.jpg

Perakende sektörünün alıcıları ile üretici ya da tedarikçi firma arasındaki ürün ve hizmet akışını sağlayan, düzenleyen lojistik hizmetler “dağıtım lojistiği” olarak tanımlanır. Burada alıcı olarak belirtilen hedef; farklı bir şirket, bir mağaza ya da nihai tüketici olabilir. Ancak tanımlanan alıcı kim olursa olsun, her durumda ürünün çıkış ve varış noktası arasında nakliye, pazarlama, depolama gibi pek çok farklı unsur bulunur. İşte dağıtım lojistiği tüm bu unsurları ve unsurlar arasındaki süreç yönetimini kapsayan bir lojistik hizmetler bütünüdür.

Dağıtım lojistiği hizmetini basite indirgeyerek süreci yalnızca “ürünün dağıtımının gerçekleştirilmesi” olarak tanımlamak büyük bir yanılgıdır. Sonuçta en temel fonksiyonlarından biri olsa da bu alandaki lojistik hizmetleri yalnızca dağıtım servisinden ibaret saymak, bütünün doğru şekilde algılanamamasına ve konunun basitleştirilmesine sebebiyet verir. Konuyu detaylandıracak olursak; dağıtım lojistiğinde en büyük hedef aslında ürünü üreticiden tüketiciye en kısa sürede ve en düşük maliyetlerle ulaştırabilecek doğru planlamayı yapabilmektir. Ancak bu planlamayı yaparken tedarikçinin ve tüketicilerin beklentilerini de maksimum seviyede karşılayabilmek önemlidir. Dolayısıyla müşteri odaklı yaklaşım ve her iki muhatabın da karşılıklı memnuniyeti dağıtım lojistiğinin vazgeçilmez öncelikleri arasında yer almaktadır. Süreçlerin en düşük maliyetlerle doğru şekilde yönetilmesinin yanı sıra, ürünlerin zamanında ve hasarsız şekilde tüketici ile buluşturulması da büyük önem teşkil etmektedir. Bu durum dağıtım lojistiğinde “dağıtım” fonksiyonunun dışında uzmanlık, süreç yönetimi ve planlama gibi yetkinliklerin ön plana çıkmasına sebep olmaktadır.

Dağıtım Lojistiğinin Temel Unsurları Nelerdir?

Dağıtım Lojistiğin Temel Unsuru

Dağıtım lojistiğinin temel unsurları şu şekildedir.:

Üretici/tedarikçi firma ile tüketici/mağaza arasındaki ürün dağıtımını gerçekleştirirken;

• Ürünlerin ihtiyaçlarına ve doğasına uygun şekilde paketlenmelerini sağlamak
• Gerekli kontrolleri yaparak ürünlerin depolanması için uygun alanlar belirlemek
• Ambalaj ve ürün özelliklerine uygun taşıma aracının teminini sağlamak
• Sipariş verme, teslimat ve diğer süreçleri etkili biçimde yönetmek
• Lojistik ve üretim birimleriyle koordinasyon ve iş birliği içinde olmak
• Tüm bu bileşenleri göz önünde bulundurarak ürünün çıkış noktası ve varış noktası arasındaki ağı doğru şekilde örüp, optimum maliyetlerle en doğru lojistik planlamayı sağlamak

Dağıtım lojistiği kavramı 2 kategori altında incelenebilir:

Doğrudan Dağıtım

Herhangi bir ürünün üreticiden tüketiciye direkt gönderilmesi faaliyeti, doğrudan dağıtım olarak tanımlanmaktadır. Bu dağıtım kategorisinin merkezinde üründen sonra tüketici yer almaktadır. Organizasyonun içinde satış personeli önemli bir rol oynamaktadır. Tüketiciye yönelik kredi, teknik destek, satış sonrası hizmetler ön plandadır. Pazarda sıklıkla başvurulan bir dağıtım sistemidir.

Dolaylı Dağıtım

Herhangi bir ürünün üreticiden tüketiciye direkt olarak değil de bayi ve toptancılar aracılığı ile ulaştırıldığı dağıtım türüdür. Dolaylı dağıtım, lojistik servis sağlayıcı açısından direkt dağıtıma oranla daha fazla bileşenin planlanmasını gerektirmektedir. Gerek yönetim anlamında gerekse ekonomik boyutta çok daha az yatırıma ihtiyaç duyulan bir kategori olan dolaylı dağıtım yöntemi, ağırlıklı olarak küçük çaptaki işletmeler için avantajlıdır.

Teknolojinin gelişimi, dijital platformlara olan ilginin artması ve 2020 yılından beri tüm dünyada etkisini gösteren Covid-19 pandemi süreci ile birlikte tüm dünyada e-ticaretin önemi artmış, bu alanda pazar hızla büyümüştür. Bu durum aynı zamanda dağıtım lojistiğinin de önemini artırmıştır.

Dağıtım Lojistiğinde İhtiyaç Duyulan Belgeler

Bir firmanın dağıtım lojistiği alanında faaliyet gösterebilmesi için Ulaştırma Bakanlığı tarafından verilen faaliyet yetki belgesine sahip olması gerekmektedir. Bahsi geçen bu yetki belgesi de firmanın gerçekleştireceği dağıtım lojistiği hizmetinin kapsamına göre değişiklik göstermektedir. Bu belgeler P1 ve P2 Yetki Belgesi olarak sınıflandırılmaktadır.

P1 Yetki Belgesi

Şehir içi sınırları dahilinde dağıtım lojistiği hizmeti veren firmaların sahip olması gereken yetki belgesidir. P1 belgesi almak isteyen firmaların minimum 5 adet, 4 ya da 2 tekerlekli taşıta, 5 adet dağıtım personeline ve 100 metrekarelik depolama, mal yükleme ve boşaltma alanına sahip olmaları gerekmektedir.

P2 Yetki Belgesi

Yalnızca şehir içi ile sınırlı kalmayıp yurt genelinde dağıtım lojistiği hizmeti veren firmaların sahip olması gereken yetki belgesidir. P2 belgesi almak isteyen firmaların, minimum 30 adet taşıt bulundurmaları ve yine en az 30 adet dağıtım personeli istihdam etmeleri gerekmektedir.

 

İlginizi çekebilir:  Entegre Lojistik Nedir?


Esalco Logo

Esalco Lojistik olarak kurulduğumuz 2011 yılından beri en sade anlatımıyla, bir ürünü ya da hammaddeyi, bir noktadan diğer bir noktaya taşıyoruz. Kulağa çok basit gelebilir ancak biz lojistiğin basit görünümünün ardındaki derinliği çok seviyoruz. Çünkü taşıdığımız her bir ürünle ya da hammaddeyle insanlara aslında özgürlüğü, mutluluğu, teknolojiyi, ağız tadını, ilhamı, hayata dair küçük zevkleri, renkli keşifleri, zamanı taşıyoruz.

İLETİŞİM

Merkez/HQ: Altunizade Mah. Mahir İz Cad. B Blok No: 9/1B İç Kapı No: 7 Üsküdar / İstanbul
Şube/BR: Konak Mah. Badem Sok. Lotus Plaza N0:26/B D:33 Nilüfer/BURSA
Şube/BR: Çınarlı Mahallesi,Şehit Fethi Sekin Cad No.3 Sunucu Plaza B Blok K.9/901 35170 Bayraklı / İzmir.
Şube/BR: Güvenevler Mah. 1928 Sok. Ekinci Global İş Merkezi Sitesi K.14 No:5/25 Yenişehir – MERSİN.
Şube/BR: Hoşnudiye Mahallesi 746 Sok No13 D.65 Soho Business Center Tepebaşı / Eskişehir.
Sube/BR: Istanbul Havalimani Kargo Terminali Tayakadin Mah. Nuri Demirag Cad. Bina No:33 İc Kapi No:170 Arnavutkoy / Istanbul
Sube/BR: 1 rue de la Haye, 93290 Tremblay En France Paris/France
+33 647 37 63 81
contact@esalco-paris.fr
Sube/BR: Twin Towers Wienerbergstr.11 A-1120 Wien / Austria
+43 1 99460 – 5065
vienna@esalco-vienna.at
Sube/BR: SKYPARC Batiment St.Exupery Rue Constellation 67960 ENTZHEIM Strasbourg / France
+33 7 60 86 90 04
contact@esalco-strasbourg.fr
FZCO:Warehouse No FZS1AJ06 & FZS1AJ07 Jebel Ali Freezone South / Dubai / UAE
+971 4 343 4605
contact@esalco-uae.ae

Teklif Al!