En genel tanımı ile, zaman ve bütçe açısından optimum fayda sağlamak amacı ile farklı lojistik servislerin birlikte kullanıldığı taşımacılık türüne intermodal taşımacılık denilmektedir. Günümüzde iletişim ve teknoloji alanında kaydedilen gelişmelerle birlikte, lojistik sektöründe evrak takibi, mevzuat ve gümrük işlemleri ve sayısız ara işlem çok daha kısa sürece gerçekleştirilmektedir. Ancak lojistiğin ana faaliyet alanını tanımlayan; bir yükün bir yerden alınıp bir başka noktaya fiziki olarak teslim edilmesi gerekliliği hiçbir koşulda değişmeyen bir husustur. Yine de, değişmeyen bu alanda bile küresel ekonominin gelişmesi ile birlikte farklı ihtiyaç ve beklentiler ortaya çıkmıştır. Bunların başında da her devirde önemini sürdüren zaman ve bütçe tasarrufu ile son yıllarda kaçınılmaz şekilde önem arz eden sürdürülebilir lojistik kavramı yer almaktadır. İşte intermodal taşımacılık, lojistik süreçlerdeki katma değerli bu üç beklentinin karşılanmasına imkan sağlamaktadır.
Küresel ekonomik büyüme, ticari beklentilerdeki değişim, müşteri ihtiyaçlarındaki çeşitlilik tüm lojistik hizmet sağlayıcıların farklı kaynakları en verimli şekilde kullanmalarına ve inovatif çözümler geliştirmelerine olan ihtiyacı artırmıştır. Tüm bu beklentileri karşılaması sebebiyle de intermodal taşımacılık daha da ön plana çıkmaya başlamış, özellikle ülkeler bazında, altyapı çalışmalarının geliştirilmesine daha çok yatırım yapılması ve teşvik kaynakları oluşturulması için girişimler artırılmıştır.
Bir ürünün ya da hammaddenin bir noktadan bir başka noktaya ulaştırılmasındaki lojistik süreç esnasında, farkı müşterilerin, farklı ihtiyaç ve beklentileri ortaya çıkabilmektedir. Üstelik son yıllarda ürün ve hizmetlerdeki çeşitlilik sebebiyle bu farklılıkların çok daha arttığını söylemek mümkündür. Bazen “zaman” faktörü tüm ihtiyaçları geride bırakıp öne çıkarken, bazen de sadece “maliyet”ler üzerine odaklanılmaktadır.
Intermodal taşımacılık, birden fazla taşıma modülü kullanılarak yapılan entegre taşımacılık türlerinden biridir. Intermodal dışında kalan diğer iki entegre taşımacılık türü ise multimodal ve kombine taşımacılık olarak adlandırılmaktadır. Multimodal taşımacılık, operasyon esnasında ikiden fazla taşıma modunun kullanıldığı taşımacılık türü iken, kombine taşımacılık, ULD olarak adlandırılan standart taşıma kapları ile yapılan ve yine çoklu taşıma modunun kullanıldığı ancak karayolu taşımacılığından çok daha az miktarda yararlanılan taşımacılık türüdür.
Yazımızın ana konusunu teşkil eden intermodal taşımacılık ise, lojistik hizmeti sunan firmanın taşımanın tamamından ya da bir bölümünden mesul olduğu ve operasyon esnasında yine birden fazla taşıma modunun kullanıldığı lojistik hizmet türüdür. Intermodal taşımacılıkta amaçlanan seçilecek lojistik modların ve onların taşınması esnasında kullanılacak güzergahın en ekonomik ve en işlevsel kombinasyonla türetilmesidir. Bu kombinasyonların geliştirilmesinde yükün ya da lojistik hizmeti almak isteyen firmanın temel ihtiyaçları önceliklidir. Zamanın ve dolayısıyla hızın ön planda olduğu durumlarda mutlak suretle havayolu servisinin içinde bulunduğu bir kombinasyon tercih edilmesi gerekmektedir. Zamanın ikincil planda olduğu ancak maliyetin önem kazandığı durumlarda ise denizyolu ve demiryolu servislerinin kullanıldığı kombinasyonlar geliştirilmektedir. Tabii ki lojistik modların seçiminde zaman ve maliyet gibi temel iki faktörün yanı sıra yükün türünün ve özelliklerinin de ön planda tutulması gerekmektedir. Taşınacak yükün yapısının temel lojistik servislerle taşınmaya uygun olmadığı durumlarda belirlenen standart kombinasyonlarla ilerlenmesi kaçınılmazdır. Bu yük tiplerine LPG, akaryakıt, tehlikeli gazlar ve yakıtlar örnek olarak gösterilebilir. Bazı durumlarda da yükün hacimsel yapısı taşıma modlarının alternatiflendirilmesinin önüne geçebilir ya da yükün bozulabilir yapısının olması söz konusu olabilir. Böyle durumlarda da kombinasyonun içinde havayolu servisinin bulundurulması bir zorunluluk olabilir. Dolayısıyla intermodal taşımacılığın şartlarının belirlenmesinde yükün türü vazgeçilmez bir unsur olarak öne çıkmaktadır.
Intermodal taşımacılığın planlanması esnasında yükün ya da müşterinin ihtiyacı / beklentisi ve yükün türünün yanı sıra öne çıkan bir diğer önemli faktör de yükün taşınacağı mesafedir. Mesafenin uzun olduğu ancak zamanın o kadar da ön plana çıkmadığı durumlarda modlardan birinin denizyolu olması kaçınılmazdır. Ancak yine uzak bir mesafeye bu sefer daha kısa sürede ulaşım sağlanması isteniyorsa da havayolu servisinin kombinasyon içinde bulundurulması kaçınılmazdır.
Tüm bu bileşenlere ek olarak önemli olarak sıralayabileceğimiz bir diğer faktör de planlanan taşımanın ekonomik olma zorunluluğudur. İşinde uzmanlaşmış ve müşterisine katma değer sağlamayı hedefleyen bir lojistik firmanın temel amaçlarından biri de yukarıda sıraladığımız ihtiyaç, yükün türü, mesafe gibi faktörleri de gözeterek en ekonomik kombinasyonu planlayabilmek olmalıdır. Sonuçta serbest piyasa ekonomisi içerisinde yer alan her oyuncu kendi sektöründe bulunan rakipleri ile zaman / kalite / fiyat gibi unsurlar bakımından yarış halinde olacak ve lojistik süreçler de bu rekabetin ayrılmaz bir parçası olacaktır.
Intermodal taşımacılığın müşteri, yük, lojistik firması üçgeninden bağımsız olarak mutlak fayda sağlaması gereken bir diğer temel nokta ise çevreye ve sürdürülebilir lojistik servislere yapacağı katkıdır. Intermodal taşımacılık hizmeti sunulurken tüm planlamaların çevreye zarar vermeyen ve yaşadığımız gezegene fayda sağlayacak bir nosyon üstlenmesi de kaçınılmazdır.
İlginizi Çekebilir: Intermodal ve Multimodal Taşımacılık Arasındaki Farklar